bonus veren siteler deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler deneme bonusu deneme bonusu veren siteler ecoplay deneme bonusu https://playdotjs.com/ deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren bahis siteleri youtube mp3 bonus veren siteler deneme bonusu veren siteler meritking giriş kingroyal giriş deneme bonusu veren siteler

'TOPRAKLARINI TERK ETMELERİNİ Mİ İSTİYORSUNUZ?'

Siyaset (İHA) - İhlas Haber Ajansı | 18.04.2018 - 15:12, Güncelleme: 05.01.2023 - 05:10 1290+ kez okundu.
 

'TOPRAKLARINI TERK ETMELERİNİ Mİ İSTİYORSUNUZ?'

Meclis’te fındıkla ilgili konuşan CHP Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun, “Fındık üreticisinin sorununu defalarca dile getirdik. Karadeniz Bölgesi'nde en yüksek oy oranı alıyorsunuz. Bu toprakları terk etmesini mi istiyorsunuz?” dedi.
TBMM Genel Kurulunda söz alarak fındık üreticilerinin ve sektörünün sorunlarını gündeme taşıyan CHP Genel Başkan Yardımcısı Ordu Milletvekili Seyit Torun Hükümeti ve Tarım Bakanını göreve çağırdı. Torun, konuşmasında şunları kaydetti: “Fındık üreticisinin sorununu defalarca dile getirdik ama şimdi bakıyorum Sayın Bakan yerinde yok, Hükûmetten de kimse yok ama herhâlde lazım olduklarında geliyorlar. Sayın Tarım Bakanımıza bir ricada bulunmuştum, demiştim ki: "Gelin yılbaşından önce fındığın bileşenlerini bir araya getirelim üreticisinden tedarikçisine kadar ve sorunları ortaya koyalım, çözüm yollarını da bulalım. Ağustos ayı gelince, hasat dönemi gelince tekrar topu taca atmayalım. Fındık üreticisini mağdur etmeyelim ve onları beklentiyle karşı karşıya bırakmayalım." BÖYLE GİDERSE FINDIĞI DA İTHAL ETME NOKTASINA GELECEĞİZ Devletin tek bir alıcıyla başa çıkamadığını ifade eden Torun, fındığın ve üreticinin sorunlarının bir an önce masaya yatırılması gerektiğini hatırlatarak,   “Bakın, şimdi, şu anda bakım dönemi, gübre atılacak, bahçelerin bakımı yapılacak; insanlar hâlâ ne yapacağını, kaça satacağını bilmiyor. Bütün tarım ürünlerini ithal eder hâle geldik zaten, samanı bile ithal ediyoruz, eti ithal ediyoruz ama hani ben "Gelecekte fındığı ithal etme durumunda kalırız." dersem belki güleceksiniz ama bu gidişle belki fındığı da ithal eder hâle geleceğiz. Türkiye'nin en önemli döviz girdisi olan bir ürünü kendi hâline bıraktık, Avrupa'daki bir alıcıya teslim ettik. Ya, koskoca Türkiye Cumhuriyeti devleti bir alıcıyla baş edemiyor, bir alıcıyla rekabet edemiyor ve 8 milyon insanı ilgilendiren bir ürünü maalesef bu insanlara peşkeş çekiyor. Bunu kabul etmemiz mümkün değil. Tarım Bakanına şimdiden tekrar çağrıda bulunuyorum: Gelin bir an önce fındığın sorunlarını tartışalım, çözüm yollarını bulalım; Ağustos ayı geldiğinde tekrar yok "Ofis mi alsın, Fiskobirlik mi alsın veya tüccar mı alsın?" demeyelim.” diyen Torun,  Tarım Bakanına verdiği sözü hatırlattı. İHRACATTAKİ KAYBIMIZ ARTIYOR "Acaba fındık için bir karar alınacak mı?" diye üreticinin kulağı sizde” diyen Torun konuşmasını, “Bu insanlar sizi destekledi. Karadeniz Bölgesi'nde en yüksek oy oranı alıyorsunuz. Ne istiyorsunuz bu insanlardan? Göç etmesini mi istiyorsunuz, o toprakları terk etmesini mi istiyorsunuz? Yani bu kadar ihracat geliri olan bir ürünü niye kaderine terk ediyorsunuz? Bakın, sadece bu yıl kaybımız 300 milyon dolar. Sadece bu yıl kaybımız 300 milyon dolar. Bu hepimizin parası, bu ülkenin parası, bu ülkeye gelmesi gereken para ama sizin tutarsızlığınız, kayıtsızlığınız ve ilgisizliğiniz yüzünden, hem üretici hem ihracatçı hem de ülke olarak kaybediyoruz. Tabii, sadece fındık değil sorunumuz. Bakın, sadece sorunumuz fındık değil. “Şehir hastanesi yapacağız." dediniz, ortada hiçbir şey yok. Çevre yolu için her yıl söz veriyorsunuz, her yıl, 2014'ten beri takvim veriyorsunuz, hâlâ bitirilemedi. Yılan hikâyesine dönen organize sanayi bölgesi var. "Kamulaştıracağız." dediniz, insanlara güven verdiniz, hâlâ paralarını alamadılar, hâlâ kamulaştıramadınız. Zaten açtığınız bir tane tesis yok. Şimdi seçimi gündeme getiriyorsunuz, yarın o insanların huzuruna gene gideceksiniz, zannetmeyin ki hesap sormayacaklar, bu sefer bu hesabı soracaklar. Her gittiğiniz yerde, size, üreticinin değer etmeyen fındığının parasını, yapılmayan yolunu, getirilmeyen tesislerin hesabını soracaklar ama tabii, siz hesap vermiyorsunuz nasıl olsa, bir şekilde korkuyla, baskıyla, değişik yöntemlerle insanlarımızı kandırıp oyunu alıyorsunuz ama söz bitti, göl kurudu, deniz kurudu, bundan sonra böyle olmayacak; Karadenizli üretici ve çiftçi, bu sefer onlara yaptığınız bu haksızlığın da hesabını mutlaka soracak.” diyerek tamamladı.
Meclis’te fındıkla ilgili konuşan CHP Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun, “Fındık üreticisinin sorununu defalarca dile getirdik. Karadeniz Bölgesi'nde en yüksek oy oranı alıyorsunuz. Bu toprakları terk etmesini mi istiyorsunuz?” dedi.

TBMM Genel Kurulunda söz alarak fındık üreticilerinin ve sektörünün sorunlarını gündeme taşıyan CHP Genel Başkan Yardımcısı Ordu Milletvekili Seyit Torun Hükümeti ve Tarım Bakanını göreve çağırdı.

Torun, konuşmasında şunları kaydetti: “Fındık üreticisinin sorununu defalarca dile getirdik ama şimdi bakıyorum Sayın Bakan yerinde yok, Hükûmetten de kimse yok ama herhâlde lazım olduklarında geliyorlar. Sayın Tarım Bakanımıza bir ricada bulunmuştum, demiştim ki: "Gelin yılbaşından önce fındığın bileşenlerini bir araya getirelim üreticisinden tedarikçisine kadar ve sorunları ortaya koyalım, çözüm yollarını da bulalım. Ağustos ayı gelince, hasat dönemi gelince tekrar topu taca atmayalım. Fındık üreticisini mağdur etmeyelim ve onları beklentiyle karşı karşıya bırakmayalım."

BÖYLE GİDERSE FINDIĞI DA İTHAL ETME NOKTASINA GELECEĞİZ

Devletin tek bir alıcıyla başa çıkamadığını ifade eden Torun, fındığın ve üreticinin sorunlarının bir an önce masaya yatırılması gerektiğini hatırlatarak,   “Bakın, şimdi, şu anda bakım dönemi, gübre atılacak, bahçelerin bakımı yapılacak; insanlar hâlâ ne yapacağını, kaça satacağını bilmiyor. Bütün tarım ürünlerini ithal eder hâle geldik zaten, samanı bile ithal ediyoruz, eti ithal ediyoruz ama hani ben "Gelecekte fındığı ithal etme durumunda kalırız." dersem belki güleceksiniz ama bu gidişle belki fındığı da ithal eder hâle geleceğiz. Türkiye'nin en önemli döviz girdisi olan bir ürünü kendi hâline bıraktık, Avrupa'daki bir alıcıya teslim ettik. Ya, koskoca Türkiye Cumhuriyeti devleti bir alıcıyla baş edemiyor, bir alıcıyla rekabet edemiyor ve 8 milyon insanı ilgilendiren bir ürünü maalesef bu insanlara peşkeş çekiyor. Bunu kabul etmemiz mümkün değil. Tarım Bakanına şimdiden tekrar çağrıda bulunuyorum: Gelin bir an önce fındığın sorunlarını tartışalım, çözüm yollarını bulalım; Ağustos ayı geldiğinde tekrar yok "Ofis mi alsın, Fiskobirlik mi alsın veya tüccar mı alsın?" demeyelim.” diyen Torun,  Tarım Bakanına verdiği sözü hatırlattı.

İHRACATTAKİ KAYBIMIZ ARTIYOR

"Acaba fındık için bir karar alınacak mı?" diye üreticinin kulağı sizde” diyen Torun konuşmasını, “Bu insanlar sizi destekledi. Karadeniz Bölgesi'nde en yüksek oy oranı alıyorsunuz. Ne istiyorsunuz bu insanlardan? Göç etmesini mi istiyorsunuz, o toprakları terk etmesini mi istiyorsunuz? Yani bu kadar ihracat geliri olan bir ürünü niye kaderine terk ediyorsunuz? Bakın, sadece bu yıl kaybımız 300 milyon dolar. Sadece bu yıl kaybımız 300 milyon dolar. Bu hepimizin parası, bu ülkenin parası, bu ülkeye gelmesi gereken para ama sizin tutarsızlığınız, kayıtsızlığınız ve ilgisizliğiniz yüzünden, hem üretici hem ihracatçı hem de ülke olarak kaybediyoruz. Tabii, sadece fındık değil sorunumuz. Bakın, sadece sorunumuz fındık değil. “Şehir hastanesi yapacağız." dediniz, ortada hiçbir şey yok. Çevre yolu için her yıl söz veriyorsunuz, her yıl, 2014'ten beri takvim veriyorsunuz, hâlâ bitirilemedi. Yılan hikâyesine dönen organize sanayi bölgesi var. "Kamulaştıracağız." dediniz, insanlara güven verdiniz, hâlâ paralarını alamadılar, hâlâ kamulaştıramadınız. Zaten açtığınız bir tane tesis yok.

Şimdi seçimi gündeme getiriyorsunuz, yarın o insanların huzuruna gene gideceksiniz, zannetmeyin ki hesap sormayacaklar, bu sefer bu hesabı soracaklar. Her gittiğiniz yerde, size, üreticinin değer etmeyen fındığının parasını, yapılmayan yolunu, getirilmeyen tesislerin hesabını soracaklar ama tabii, siz hesap vermiyorsunuz nasıl olsa, bir şekilde korkuyla, baskıyla, değişik yöntemlerle insanlarımızı kandırıp oyunu alıyorsunuz ama söz bitti, göl kurudu, deniz kurudu, bundan sonra böyle olmayacak; Karadenizli üretici ve çiftçi, bu sefer onlara yaptığınız bu haksızlığın da hesabını mutlaka soracak.” diyerek tamamladı.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve orducu.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.