Türk milletinin kurtuluş mücadelesinin simgesi olan Büyük Taarruz, 26 Ağustos 1922’de Mustafa Kemal Paşa’nın komutasında başladı ve 30 Ağustos’ta zaferle sonuçlandı. Türk ordusu, bu büyük taarruzda, işgalci güçlere karşı tarih sahnesinde unutulmaz bir destan yazdı.

1919’da İtilaf Devletleri’nin Mondros Ateşkes Antlaşması hükümleri uyarınca Türk ordusunun cephanesini ele geçirmesi ve Anadolu’yu işgale başlaması, ulusun kaderini değiştiren bir dönemin başlangıcını işaret etti. İstanbul’a yönelik ilk işgal harekâtları ve İzmir’e çıkan Yunan Ordusu, Türk milletini direnişe zorladı.

Kuvayımilliye hareketiyle başlayan bu direniş, 1920’de TBMM’nin açılması ve Atatürk’ün önderliğinde örgütlenme süreciyle devam etti. Sakarya Meydan Muharebesi, 23 Ağustos 1921’de başlayarak 22 gün 22 gece sürdü ve Türk ordusunun savunmadan taarruza geçişinin simgesi oldu.

26 Ağustos 1922’de, Türk ordusu Afyonkarahisar sınırlarında Kocatepe’den başlattığı Büyük Taarruz’da, ilk gün önemli mevziler kazandı. 27 Ağustos’ta Afyonkarahisar’ın kurtarılması, 28-29 Ağustos’ta düşmanın 5’inci tümeninin etkisiz hale getirilmesi, taarruzun başarısını pekiştirdi. 30 Ağustos’ta, Türk ordusunun Dumlupınar’da Yunan birliklerini tamamen sarması ve imha etmesi, zaferin kesinleşmesini sağladı.

Büyük Zafer’in ardından, 31 Ağustos’ta Mustafa Kemal Paşa, Fevzi Paşa ve İsmet Paşa ile birlikte durum değerlendirmesi yaptı ve Yunan ordusunu tamamen yok etmek için harekâtı sürdürdü. 1 Eylül’den itibaren Gediz, Uşak, Eskişehir, Balıkesir, Bilecik, Aydın ve Manisa kurtarıldı. 9 Eylül’de İzmir’deki Yunan kuvvetlerinin denize dökülmesiyle, Büyük Taarruz’un başarılı bir şekilde tamamlandığı ilan edildi.

30 Ağustos Zaferi, Türkiye Cumhuriyeti’nin temellerinin sağlamlaştırıldığı ve ulusun özgürlüğü için yapılan mücadelenin zirveye ulaştığı bir dönüm noktası oldu. 1926’da Zafer Bayramı olarak kutlanmaya başlanan bu tarih, her yıl çeşitli etkinliklerle anılmakta ve Türk milletinin bağımsızlık mücadelesinin simgesi olarak yaşatılıyor.