AYBASTI VE KORGAN İÇİN KORKUTAN UYARI GELDİ!
Ordu Çevre Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Avukat Haluk Türkmen, Korgan ilçe sınırlarında yer alan ve Aybastı Perşembe Yaylası’nın bir bölümünü de kapsayan alanda maden aranması için verilen ÇED kararının Ordu İdare Mahkemesi tarafından yürütmenin durdurma kararının son olmadığını söyledi. Yaşanan süreci detaylı şekilde anlattı.
Devletin maden üretiminden aldığı payın şirket beyanına bağlı olarak %2,5 olduğunu söyleyen Türkmen, “Korgan ilçemiz sınırlarındaki ruhsatlandırılan maden alanı Taşzemin adlı bir şirkete ihale edilir. Şirket henüz izin süreci tamamlamadan çıkarılacak madeni ve miktarını belirlemek amaçlı sondaj işlemine izinsiz olarak başlar. Yöre halkının tepkisi sonrası ilgili kurum Ordu Valiliği Mera Komisyonunca bölgede inceleme yapılır. İnceleme sonrası teknik heyetin hazırladığı rapora bağlı kalınarak, bölgenin orta sınıf mera ve yaylak olduğu, su kaynakları havzası ve ciddi hayvancılık potansiyeli olduğu, ayrıca yöre halkının maden işletmesi istemediği gibi benzeri gerekçelerle 24 Nisan 2024 tarihli Mera Komisyon Kararı ile talep reddedilir ve sondaj izni verilmez.”
Şirketin yeniden başvurduğunu söyleyen Avukat Türkmen, “Daha sonra Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğü saha kullanım miktarı ve sondaj noktalarında küçük azaltmalar yaparak yeniden izin verilmesi yolunda Ordu Valiliğine buyruk verilir. Koşullarda hiçbir değişiklik yok iken sudan gerekçeler ile önceki Mera Komisyon Kararına aykırı biçimde 5 Temmuz 2024 tarihli kararı ile Mera Komisyonu sondaj yapılmasının ve maden aranmasının yolu açılır. Bu aşamada Ordu Çevre Derneği sondaja izin veren Mera Komisyon kararının iptali için dava açmaya karar verir. Dava açımı öncesi duyarlı yöre insanları ile birlikte Türkiye Ormancılar Derneği ve Ordu Sağlıklı Yaşam ve Eğitim Derneğinin çok ciddi kurumsal destekleri ile 4 akademisyenden oluşan bir bilim heyeti ile sahada araştırma yapıldı ve yörenin hassasiyetini, özelliklerini ve doğa zenginliğini mükemmel biçimde anlatan rapor alındı.”
AYBASTI VE KORGAN İÇİN KORKUTAN UYARI! SONDAJ DURDU AMA YENİDEN BAŞLAMA İHTİMALİ DE VAR
Bu raporunda kanıt olarak sunulduğu iptal davasını Ordu İdare Mahkemesinde 28 Ağustos’ta açtıklarını belirten Türkmen, “Daha sonra İdarenin sunduğu belgeler ve bizim sonradan elde ettiğimiz belgeler ile birlikte 4 Ekimde yeni bir dilekçe ile mahkemeye tekrar yürütmenin acilen durdurulması talebimizi ilettik. Bu arada davamızı açtıktan sonra 8 kurum davacılar yanında davaya müdahil olma isteği ile Ordu İdare Mahkemesine başvuruda bulundular. Bu kurumlarımızı bize inandıkları haklı davamızda yanımızda saf tuttukları için Korgan-Aybastı-Kabataş Platformu ve Ordu Çevre Derneği adına teşekkür ediyorum ve izinleri ile bize güç katan bu kurumları sizlerle paylaşmak istiyorum: Türkiye Ormancılar Derneği, Ordu Sağlıklı Yaşam ve Eğitim Derneği, Korgan Belediye Başkanlığı, Korgan Süt Üreticileri Birliği, Aybastı Esnaf Sanatkarlar Odası, Aybastı Perşembe Yaylası Koruma-Güzelleştirme-Yaşatma Derneği, Aybastı Kızılay Şubesi, Aybastı Dernekler Federasyonu.
YÜRÜTMEYİ DURDURMA KARARI SON KARAR DEĞİL
Verilen yürütmenin durdurulması kararıyla ilgili Türkmen, “4 Ekim’deki ikinci başvurumuz Ordu İdare Mahkemesince hemen değerlendirmeye alındı ve üç günlük incelemeleri sonrasında 8 Ekim tarihli ara kararı ile ciddi gerekçelerle yürütmenin durdurulmasına karar verildi. Yani haklılığımız, yaşam alanlarımızı koruma çabamızın doğru yol olduğu yargı kararı ile tescillendi. Bildiğiniz gibi yürütmeye durdurma kararı davaya ilişkin karar verilinceye kadar şeklinde. Karar olumlu olur, işlemin yani sondaj izninin iptaline karar verilirse ki bu konuda ciddi anlamda umutluyuz, şirket sondaj yapamayacak. Tersi olursa yani karar olumsuz olursa şirket yeniden sondaja başlayabilir. Ya da mahkeme kararındaki kendileri adına olumsuzlukları ortadan kaldıracak yeni proje veya ÇED kararı alarak yeniden maden arama ve işletmesi için karşımıza çıkabilirler.
HAK ARAMA SÜRECİ DEVAM EDECEK
Böylesi bir durumda yine yasal yollar ile hak aramanın sürdürüleceğini söyleyen Türkmen, “Ama bu yeterli değildir. Bu gün gösterdiğiniz duyarlılık, direnç ve karşı duruş, karşılaşabileceğimiz olumsuzluk anında da artarak devam etmelidir, ettirilmelidir. Çünkü halkın istememesine rağmen yapılacak her türlü işlem ve tasarruf geri teper. Bu ülkenin yurttaşları olarak bizler, devlet aygıtını oluşturan bireyleriz. Yani devlet biziz. Bizi kurduğumuz devlet aygıtı yok sayamaz. Kaldı ki; Ormanlarımızı, Meralarımızı korumak görevi Anayasa tarafından Devletin yanında yurttaşa da tanınmış bir haktır.
Anayasa maddesine atıfta bulunan Avukat Türkmen, “Bakınız; ‘Anayasa Madde 56 – Herkes, sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkına sahiptir. Çevreyi geliştirmek, çevre sağlığını korumak ve çevre kirlenmesini önlemek Devletin ve vatandaşların ödevidir’ denmektedir. O halde sağlıklı çevreyi oluşturma koruma ve kollama görevine bağlı olarak doğamıza, yaşam alanlarımıza sahip çıkmak zorundayız. Çocuklarımıza daha yaşanabilir bir ülke bırakmak için doğamıza sahip çıkmak zorundayız.” dedi.