Ordu’nun Kabadüz ilçesinin Çambaşı Yaylası’nda koyunculuk yapan Ordu Perşembeli Muammer Işık, havaların soğumasıyla birlikte yayladan cenike döndü. Muammer Işık, koyun sürüsüyle yolculuk esnasında yaşanan sorunlara dikkat çekiyor.

Gece yolda mola veren Muammer Işık, yolda karşılaştığı sorunlarla ilgili, “Maden Obası'ndan yola çıktık kayak merkezinde mola verdik. Buradan Karaağaç’taki koyunların yarısını sahip olan arkadaşımızın oraya gideceğiz. Oradan ben Perşembe Tepeköy'e gideceğim. Kendim Perşembe Tepeköy'deyim. Yola çıktığımız zaman duyarsız şoförler var. Çok aceleciler. Onun için araçların azalmasını bekliyoruz. Birkaç saat buradayız araçlar yoldan çekildi mi gece yolumuza devam edeceğiz. Bir de yoldaki sıkıntımız insanlarımız çok duyarsız. Bizim üç dört günlük yolumuz var. Bu hayvan otunu almak ve yayılmak zorunda. Koyunları otlak bir yere koyuversek hemen bize yayamazsınız diyorlar. Sanki Suriye'den, Afganistan'dan geldik. Koyunlarda rızıklanacak. Bu doğadaki otlar hep hayvanlar için. İnsanlar duyarsız şoförler duyarsız. Onun için eziyet ve çile çekiyoruz.

“TEDBİRLERİ ALIYORUZ”

Sisli havalarda kazalarda önlemek için alınan tedbirlerle ilgili de konuşan Muammer Işık, “Bir arkadaşımız önden gidiyor, elektriği var. Aracın geldiği gördüğü zaman bize elektrikle sinyal veriyor. Yol yokuş aşağıysa aracımız önden gidiyor, yol yokuş yukarı aracımız dörtler yanık vaziyette arkadan geliyor. Yani aracın bize tehlike olabileceği yönünde aracımız bize öncülük ediyor. Ayrıca sürünün önünde ortasında ve arkasında olan arkadaşlarımız da elektrikler var araçlara sinyal veriyorlar.

“SANKİ HASTANEYE YETİŞECEKLER”

Koyun sürüleriyle yol aldıklarında insanların kendilerine yardımcı olmadığını söyleyen Muammer Işık, “Bazı duyarlı vatandaşlarımız duruyor. Ama bazıları da çok aceleciler. Hiç durmuyorlar. Sanki hastaneye yetiştirecek gibi çok aceleciler, hiç durmuyorlar. İşte kazalar bunun için oluyor. Her gün koyun sürüsü yok ki, senenin birkaç günü yollardayız. Bizim gibi üreticilere yardımcı olsalar, inanın hiç kaza olmaz” Zeki Göl / Ahmet Bayrak: ORDU