BAŞKAN AKÇA: HER ŞEY İLERİ, FINDIK GERİ!

Altınordu Ziraat Odası Başkanı Atakan Akça, dünyada her şeyin fiyatına zam geldiğini ancak sadece fındık fiyatının yerinde saydığını belirterek, “fındığın hak ettiği değeri alabilmemiz için masada oyun kurucu olmalıyız” dedi.   2021 hasat sezonunda fındık taban fiyatının 3 dolar seviyelerinde olduğunu hatırlatan Altınordu Ziraat Odası Başkanı Atakan Akça, yeni hasat sezonunda ise bu rakamın artan girdi maliyetleri de düşünülerek 3.5-4 dolar arasında olması gerektiğini söyledi.   “Tekelci sömürüsü” Fındığın bir sanayi ürünü olarak kabul edilmesini isteyen Akça, “Fındık hakikaten çok önemli bir ürün olmasına rağmen tarım ürünü olarak kabul ediyoruz. Ama esasında fındık, sanayi ürünü olan bir tarım ürünüdür. Böyle olmasına karşın dünyada her şeyin fiyatı yükselirken, (petrolden gıda maddelerine kadar) maalesef fındık fiyatı düşük. Tekelci firmanın sömürüsü altında bir durumdayız. Şuan bu ürüne çare bulunması gerekir. Bu bağlanmada çözümleri aslında ortaya koyduk. Bunun en önemli ayağı fındık için milli bir politika oluşturmasıdır.” diye konuştu.   “Üreticiyi küstürmeyin” ‘Biz fındığın fiyatının dolar ya da bu tür değer üzerinden belirlenmesi gerektiğini belirtiyoruz’ diyen Akça, sözlerini şöyle sürdürdü; “Bunu yıllardır savunuyoruz. Bana göre fındık fiyatı 3,5-4 dolar arasında olmalı. Böyle olursa üretici bu tarımı devam ettirebilir aksi halde ürününe küser. 3,5-4 dolar arasındaki bir fiyat üreticiyi memnun eder. Küsen üreticiyi de bir daha bahçeye geri getirmek o kadar kolay olmaz.   “Söz sahibi olmalıyız” Ham madde olarak satmak yerine mamul madde yerine getirecek tesislerin kurularak desteklenmesi lazım. Bunlar yapılırken fındığa devletin de sahip çıkması şart. Bunun ismi Toprak Mahsulleri Ofisi olur, Fiskobirlik olur, ne olursa olsun… Fındığın tamamını devlet almalıdır. Çünkü fındık ham madde olarak ederi 2 milyar dolar civarında olan bir ürün. Bu bizim devletimiz için çok büyütülecek bir rakam değil, bizim devletimiz hakikaten imkânları zorladığında neler yapabileceğini göstermiş bir devlettir. Dolayısıyla üretiminde söz sahibi olduğumuz ürünün diğer bölümlerinde de söz sahibi olmamız gerektiğini düşünüyoruz. Masada oyun kurucu biz olmalıyız. Bunun içinde devletmiz, fındığın tamamını alarak hem sanayicimizi hem ihracatçımızı rekabet edebilir bir duruma getirebilir. Üreticimiz de ürettiği üründen hak etiği parayı kazanarak geçimi sağlayabilecek duruma gelmelidir. Bu çok önemli bir unsurdur. Üstünde durulması gereken bir konudur.” Ordu Hayat Gazetesi / Tevfik Kul (Özel Haber)