bonus veren siteler deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler deneme bonusu deneme bonusu veren siteler ecoplay deneme bonusu https://playdotjs.com/ deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren bahis siteleri youtube mp3 bonus veren siteler deneme bonusu veren siteler meritking giriş kingroyal giriş

DERYA GÖK 14 YILDIR EŞİNE BEBEK GİBİ BAKIYOR

Ordu Gündemi 02.03.2021 - 04:30, Güncelleme: 05.01.2023 - 05:10 2895+ kez okundu.
 

DERYA GÖK 14 YILDIR EŞİNE BEBEK GİBİ BAKIYOR

Ordu’da yaşayan 36 yaşındaki Derya Gök, 16 yıldır evli olan ve 14 yıldır yatağa mahkum olan eşine ve otizmli yeğenine bakıyor. Derya Hanım, günümüz dünyasında en ufak bir tartışmada evliliğini sonlandıranların aksine, “evlenirken hastalıkta sağlıkta diye söz verdik” diyerek hayat dersi veriyor.
Yaklaşan 8 Mart Dünya Kadınlar Günü öncesinde herkese örnek bir hayat hikayesi. Ordu’nun Altınordu İlçesinde yaşayan Derya Gök, 2005 yılında yani bundan 16 sene önce sevdiği adam Murat Gök ile evlenmiş. Ancak evlendikten 2 ay sonra eşi, bir beyin hastalığı olan SSPS hastalığına yakalanıyor. 16 yıllık evli olan 36 yaşındaki Derya Gök, 14 yıldır hiçbir ihtiyacını karşılayamayan, yatağa bağımlı eşine bir bebek gibi bakıyor.   Derya Gök’ün 2 yıl önce de ablası vefat ediyor. Ablasının 2 yaşında ikiz bebekleri var, bir tanesine de otizm teşhisi konuluyor. 14 yaşındaki kızı Nehir’le birlikte  “oğlum” dediği Otizmli yeğeni Muhammed’e eşiyle birlikte bakıyor, ona anne eksikliği göstermemek için var gücüyle mücadele ediyor.   Fedakârlık, merhamet ve sevginin ne olduğunu hepimize gösteren Derya Hanım, günümüz dünyasında en ufak bir tartışmada evliliğini sonlandıranların aksine o bizlere tokat gibi gelen fedakarlığıyla diyor ki, “evlenirken hastalıkta sağlıkta diye söz verdik” diyerek, adeta hayat dersi veriyor.     Her genç kız gibi hayaller kurarak evlenen Derya Gök, “2004 yılında nişanlandım. 2005 yılında evlendim. Eşimin evlendikten 2 hafta sonra rahatsızlandığını anladık. 2005'in Eylül ayında da rahatsızlığı tanısı konuldu. 16 yıldır bu hastalıkla boğuşuyor. 14 yıldır tamamen yatağa bağımlı. Eşim küçük bebek gibi kahvaltısını ben yaptırıyorum. Kendi özel ihtiyaçlarını göremiyor, kişisel bakımını yapamıyor. Tüm ihtiyaçlarını ben gideriyorum. Bir tane Muhammed isimli küçük oğlum var. Bir tane de 14 yaşında Nehir adında kızım var. Gün boyu onlarlayım. Hayatım tamamen onlar.” diyor.   “BAZI İNSANLAR KENDİLERİ İÇİN YAŞAR, AMA BEN AİLEM İÇİN YAŞIYORUM” Hayatın hesaplandığı gibi olmadığını söyleyen Derya Gök, “Evlendim ama evliliğin böyle olacağını düşünemiyorsunuz tabii ki. Hayat sizi başka şartlara götürüyor. Ama biz evlenirken söz veriyoruz ‘Hastalıkta Sağlıkta’ diye. Ben buna eşime yaptığıma inanıyorum. Çok mutluyum bundan. Hani hep deriz ya ‘evlat yediği zaman anne doyar’ eşim yemek yediği zaman ben çok mutlu oluyorum. Ben aslında anne olmadan anne oldum. Eşim benim her şeyim, çocuğum. Bir tane kızım var. İyi ki olmuş. Onlar benim hayatım. Bazı insanlar kendileri için yaşarlar, ben kendim yokum benim eşim var benim ailem var. Ben onlara adadım kendimi. Ben onlarla mutluyum, onlarla huzurluyum, onlarla nefes alıyorum.”   “İYİ GÜNDE KÖTÜ GÜNDE SÖZ VERDİM” Günümüzde en küçük sebeplerden yuvalarını yıkanlara da seslenen Derya Gök, “Evlilik fedakârlıklar ile devam eder. Kimse artık fedakârlık yapmıyor Herkes kendisi için yaşıyor. Eskidendi o fedakarlıklar bu vicdana bağlı bir şey bu aslında. Tabii ki benim de düşüncelerim başka olabilirdi. Ama ben böyle istemiyorum. Ben iyi günde kötü günde eşimin yanında olmak istiyorum. Eğer sevgi varsa tüm zorluklar aşılıyor.” şeklinde konuştu.   OTİZİMLİ YEĞENİNE DE ANNELİK YAPIYOR 14 yıldır yatağa bağımlı eşine bir anne şefkatiyle bakan Derya Gök, eşinin yanında birde 2 yıl önce ilik kanserinden hayatını kaybeden ablasının otizmli oğluna bakıyor, onun daha sağlıklı ve güçlü olması için çaba harcıyor.   Yeğeninin artık kendi oğlu olduğunu söyleyen Derya Gök, “Bundan 2 yıl önce ablamı kaybettim, 15 yıl sonra çocuğu oldu ablamın. 39 yaşındaydı o zaman. İkizleri oldu. Allah onlara 15 yıl sonra bebek nasip etti. Ama ablam 2,5 yıl görebildi evladını. İlik kanserinden vefat etti ablam. Ben oğlunun otizmli olduğunu yanıma alınca anladım. Ordu’da, Samsun’da doktora götürdük. O da benim bir oğlum oldu. Onlarla hayat buldum ben. O Rehabilitasyon Merkezi'ne gidiyor Samsun'da ve burada doktora götürüyorum. 3 ayda bir kontrol eder var. Biliyorsunuz pandemiden dolayı 1 yıldır hayat durdu. Benim yeğenim konuşamıyordu, göz teması kuramıyordu. Şimdi yapabiliyor göz teması kurabiliyor. Artık harfleri İngilizce biliyor sayıları İngilizce biliyor ve bu çocuk daha 4,5 yaşında. Diyorum ya ben kendimi tamamen aileme adadım. Ben onlarla daha çok mutlu oluyorum.” Orducu Haber: İpek AKYAZI
Ordu’da yaşayan 36 yaşındaki Derya Gök, 16 yıldır evli olan ve 14 yıldır yatağa mahkum olan eşine ve otizmli yeğenine bakıyor. Derya Hanım, günümüz dünyasında en ufak bir tartışmada evliliğini sonlandıranların aksine, “evlenirken hastalıkta sağlıkta diye söz verdik” diyerek hayat dersi veriyor.

Yaklaşan 8 Mart Dünya Kadınlar Günü öncesinde herkese örnek bir hayat hikayesi. Ordu’nun Altınordu İlçesinde yaşayan Derya Gök, 2005 yılında yani bundan 16 sene önce sevdiği adam Murat Gök ile evlenmiş. Ancak evlendikten 2 ay sonra eşi, bir beyin hastalığı olan SSPS hastalığına yakalanıyor. 16 yıllık evli olan 36 yaşındaki Derya Gök, 14 yıldır hiçbir ihtiyacını karşılayamayan, yatağa bağımlı eşine bir bebek gibi bakıyor.

 

Derya Gök’ün 2 yıl önce de ablası vefat ediyor. Ablasının 2 yaşında ikiz bebekleri var, bir tanesine de otizm teşhisi konuluyor. 14 yaşındaki kızı Nehir’le birlikte  “oğlum” dediği Otizmli yeğeni Muhammed’e eşiyle birlikte bakıyor, ona anne eksikliği göstermemek için var gücüyle mücadele ediyor.

 

Fedakârlık, merhamet ve sevginin ne olduğunu hepimize gösteren Derya Hanım, günümüz dünyasında en ufak bir tartışmada evliliğini sonlandıranların aksine o bizlere tokat gibi gelen fedakarlığıyla diyor ki, “evlenirken hastalıkta sağlıkta diye söz verdik” diyerek, adeta hayat dersi veriyor.  

 

Her genç kız gibi hayaller kurarak evlenen Derya Gök, “2004 yılında nişanlandım. 2005 yılında evlendim. Eşimin evlendikten 2 hafta sonra rahatsızlandığını anladık. 2005'in Eylül ayında da rahatsızlığı tanısı konuldu. 16 yıldır bu hastalıkla boğuşuyor. 14 yıldır tamamen yatağa bağımlı. Eşim küçük bebek gibi kahvaltısını ben yaptırıyorum. Kendi özel ihtiyaçlarını göremiyor, kişisel bakımını yapamıyor. Tüm ihtiyaçlarını ben gideriyorum. Bir tane Muhammed isimli küçük oğlum var. Bir tane de 14 yaşında Nehir adında kızım var. Gün boyu onlarlayım. Hayatım tamamen onlar.” diyor.

 

“BAZI İNSANLAR KENDİLERİ İÇİN YAŞAR, AMA BEN AİLEM İÇİN YAŞIYORUM”

Hayatın hesaplandığı gibi olmadığını söyleyen Derya Gök, “Evlendim ama evliliğin böyle olacağını düşünemiyorsunuz tabii ki. Hayat sizi başka şartlara götürüyor. Ama biz evlenirken söz veriyoruz ‘Hastalıkta Sağlıkta’ diye. Ben buna eşime yaptığıma inanıyorum. Çok mutluyum bundan. Hani hep deriz ya ‘evlat yediği zaman anne doyar’ eşim yemek yediği zaman ben çok mutlu oluyorum. Ben aslında anne olmadan anne oldum. Eşim benim her şeyim, çocuğum. Bir tane kızım var. İyi ki olmuş. Onlar benim hayatım. Bazı insanlar kendileri için yaşarlar, ben kendim yokum benim eşim var benim ailem var. Ben onlara adadım kendimi. Ben onlarla mutluyum, onlarla huzurluyum, onlarla nefes alıyorum.”

 

“İYİ GÜNDE KÖTÜ GÜNDE SÖZ VERDİM”

Günümüzde en küçük sebeplerden yuvalarını yıkanlara da seslenen Derya Gök, “Evlilik fedakârlıklar ile devam eder. Kimse artık fedakârlık yapmıyor Herkes kendisi için yaşıyor. Eskidendi o fedakarlıklar bu vicdana bağlı bir şey bu aslında. Tabii ki benim de düşüncelerim başka olabilirdi. Ama ben böyle istemiyorum. Ben iyi günde kötü günde eşimin yanında olmak istiyorum. Eğer sevgi varsa tüm zorluklar aşılıyor.” şeklinde konuştu.

 

OTİZİMLİ YEĞENİNE DE ANNELİK YAPIYOR

14 yıldır yatağa bağımlı eşine bir anne şefkatiyle bakan Derya Gök, eşinin yanında birde 2 yıl önce ilik kanserinden hayatını kaybeden ablasının otizmli oğluna bakıyor, onun daha sağlıklı ve güçlü olması için çaba harcıyor.

 

Yeğeninin artık kendi oğlu olduğunu söyleyen Derya Gök, “Bundan 2 yıl önce ablamı kaybettim, 15 yıl sonra çocuğu oldu ablamın. 39 yaşındaydı o zaman. İkizleri oldu. Allah onlara 15 yıl sonra bebek nasip etti. Ama ablam 2,5 yıl görebildi evladını. İlik kanserinden vefat etti ablam. Ben oğlunun otizmli olduğunu yanıma alınca anladım. Ordu’da, Samsun’da doktora götürdük. O da benim bir oğlum oldu. Onlarla hayat buldum ben. O Rehabilitasyon Merkezi'ne gidiyor Samsun'da ve burada doktora götürüyorum. 3 ayda bir kontrol eder var. Biliyorsunuz pandemiden dolayı 1 yıldır hayat durdu. Benim yeğenim konuşamıyordu, göz teması kuramıyordu. Şimdi yapabiliyor göz teması kurabiliyor. Artık harfleri İngilizce biliyor sayıları İngilizce biliyor ve bu çocuk daha 4,5 yaşında. Diyorum ya ben kendimi tamamen aileme adadım. Ben onlarla daha çok mutlu oluyorum.” Orducu Haber: İpek AKYAZI

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve orducu.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.