Nuri KAHRAMAN
Köşe Yazarı
Nuri KAHRAMAN
 

EY OĞUL; UNUTMA!

Ey oğul, unutma; gençlik önemli! “Nasılsa çok!” deyip, harcama boşa! Bugün acemisin, yarın kıdemli; Dur demek ne mümkün; ömüre, yaşa?!   Saate, zamana biçilmez paha Hayat bir sahnedir, dünyâ bir saha Oradan çıkıyor yollar Allâh’a Eğlence değildir bu; oyun, temâşâ!   Her ne verildiyse bir emânettir Yakışık, güzellik; bir âtıfettir Görmeden yaşamak bir ihânettir Kendinden bilmek, her şeyi; hâşâ!   Hakkın verdiğiyle, halkına hava! Ne kadar anlamsız, içi boş dâvâ! Sen güzelliği hep ahlâkta ara; Özenme yalnızca, tene; kumaşa!   İnsan içle yaşar, dışıyla ölür; Yanakları çürür, perçem dökülür; Geriye yalnızca ameli kalır; Değişmez netîce; bey ol, ne paşa!   Nerden geldiğini; düşün önce bir! Ne yapsan, ne etsen; en sonu kabir! İnsan olan kula, yakışmaz kibir; Gelmez mi ki âhir, başlar hep taşa?!   Kârı, hem zararı iyi hesapla; Kazançlar ölçülmez kuturla, çapla Mutluluk gelmiyor ilâçla, hapla Ne gerek, duraksız bunca telâşa?   Emellere yetmez hayâtın boyu Dünyâya ülfet çok, muhabbet koyu Nereye gidiyor kâmili, toyu Her sabah kalkıp ta hep koşa koşa!   Günler bittiğinde varış nereye? Kazandığın para, kuruş nereye? Geceli-gündüzlü yarış nereye? Ötesi neresi; gelince kaşa?!...   İşler güçler istikâmet hârici Eylem incitici, söylem kırıcı Herkes hep almada, değil verici Toplum sahne, bir örtülü savaşa!   Gönül vereceksen bir dâvâya ver Hakîkat yoluna varlığını ser Gerçek özgürlükse maksadın eğer Nefsine kul olma, şeytana maşa!...   Nûrânî diyor ki; ömür geçiyor! Her sâniye fırsat, elden kaçıyor İyilik cennette çiçek açıyor Çirkeflik, kötülük; zehir, karmaşa!   Unutma; İslâmiyet teslîmiyettir Îmanda, amelde samîmiyettir Nefsine, dünyâya hâkimiyettir;Vermeli düşmana karşı baş başa!   Elvedâ ey gençler; gelecek sizin! Ulaşılmaz lâkin, çalışmaksızın! Güçlü olamayız barışmaksızın; Sürer gider, gerginlikler; kargaşa!   Şu güzel vatanda birlik olalım Kardeşliğe giden yolu bulalım Dirlik-dirâyeti kolay kılalım Başlarımız varıp göğe ulaşa... Ki, dünyânın dahî var ihtiyâcı Zâlimler yüzünden bitmiyor acı Sana yakışıyor ümîdin tâcı İş buraya gelir, döne-dolaşa... Haydi yiğit, gazân mübârek olsun Memleket, coğrafya mutluluk dolsun Âlem nizâmını yeniden bulsun; Müjdeler olsun, selâm cümle gardaşa!...
Ekleme Tarihi: 13 Temmuz 2016 - Çarşamba

EY OĞUL; UNUTMA!

Ey oğul, unutma; gençlik önemli!

“Nasılsa çok!” deyip, harcama boşa!

Bugün acemisin, yarın kıdemli;

Dur demek ne mümkün; ömüre, yaşa?!

 

Saate, zamana biçilmez paha

Hayat bir sahnedir, dünyâ bir saha

Oradan çıkıyor yollar Allâh’a

Eğlence değildir bu; oyun, temâşâ!

 

Her ne verildiyse bir emânettir

Yakışık, güzellik; bir âtıfettir

Görmeden yaşamak bir ihânettir

Kendinden bilmek, her şeyi; hâşâ!

 

Hakkın verdiğiyle, halkına hava!

Ne kadar anlamsız, içi boş dâvâ!

Sen güzelliği hep ahlâkta ara;

Özenme yalnızca, tene; kumaşa!

 

İnsan içle yaşar, dışıyla ölür;

Yanakları çürür, perçem dökülür;

Geriye yalnızca ameli kalır;

Değişmez netîce; bey ol, ne paşa!

 

Nerden geldiğini; düşün önce bir!

Ne yapsan, ne etsen; en sonu kabir!

İnsan olan kula, yakışmaz kibir;

Gelmez mi ki âhir, başlar hep taşa?!

 

Kârı, hem zararı iyi hesapla;

Kazançlar ölçülmez kuturla, çapla

Mutluluk gelmiyor ilâçla, hapla

Ne gerek, duraksız bunca telâşa?

 

Emellere yetmez hayâtın boyu

Dünyâya ülfet çok, muhabbet koyu

Nereye gidiyor kâmili, toyu

Her sabah kalkıp ta hep koşa koşa!

 

Günler bittiğinde varış nereye?

Kazandığın para, kuruş nereye?

Geceli-gündüzlü yarış nereye?

Ötesi neresi; gelince kaşa?!...

 

İşler güçler istikâmet hârici

Eylem incitici, söylem kırıcı

Herkes hep almada, değil verici

Toplum sahne, bir örtülü savaşa!

 

Gönül vereceksen bir dâvâya ver

Hakîkat yoluna varlığını ser

Gerçek özgürlükse maksadın eğer

Nefsine kul olma, şeytana maşa!...

 

Nûrânî diyor ki; ömür geçiyor!

Her sâniye fırsat, elden kaçıyor

İyilik cennette çiçek açıyor

Çirkeflik, kötülük; zehir, karmaşa!

 

Unutma; İslâmiyet teslîmiyettir

Îmanda, amelde samîmiyettir

Nefsine, dünyâya hâkimiyettir;
Vermeli düşmana karşı baş başa!

 

Elvedâ ey gençler; gelecek sizin!

Ulaşılmaz lâkin, çalışmaksızın!

Güçlü olamayız barışmaksızın;

Sürer gider, gerginlikler; kargaşa!

 

Şu güzel vatanda birlik olalım

Kardeşliğe giden yolu bulalım

Dirlik-dirâyeti kolay kılalım

Başlarımız varıp göğe ulaşa...


Ki, dünyânın dahî var ihtiyâcı

Zâlimler yüzünden bitmiyor acı

Sana yakışıyor ümîdin tâcı

İş buraya gelir, döne-dolaşa...


Haydi yiğit, gazân mübârek olsun

Memleket, coğrafya mutluluk dolsun

Âlem nizâmını yeniden bulsun;

Müjdeler olsun, selâm cümle gardaşa!...

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve orducu.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.