Ordu-Giresun Hava Alanı'nın açılışını, bulunduğumuz Antalya’da ekranlardan tâkip ettik. Adı, en güzel, mâkul ve de muvâfık şekliyle OGU olarak simgeleştirilen alanı dolduran binlerle berâber aynı coşkuyu buralarda bizler de yaşadık.
Ki, OGU 54.sü olan bu eserler kadar, sayıları binleri bulan iletişim kanalları da, böylesi hayırlı paylaşımlara imkân verdiği, güzel seyirler ve anlamlı sohbetlere vesîle olduğu şekliyle önemli hizmetlerdir. Bunu da takdir edip gözden kaçırmamak, bir kadirşinâslık gereğidir diye düşünüyoruz.
Evet, OGU dedik; Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan ve Başbakanımız Ahmet Davutoğlu’nun 22 Mayıs 2015 Cumâ günü birlikte hizmete açtıkları bu liman, sâdece yöre ve de bölge bağlamı îtibârıyla değil, aynı zamanda, Cumhûriyet Türkiyesi’nin, stratejik mâhiyeti hâiz boyutta önemli, gurur verici bir eseridir. Bunu, şehirlerimize sosyo-kültürel ve de ekonomik katkılarıyla berâber zamanla daha güzel göreceğiz inşâllâh.
ORDU’DAN BODRUM’A…
Hava alanı deyince, Yalçın Yüksel Bey’in rahatsızlığı dolayısıyla şu sıralar birebir yaşadığımız trafiği ve hava yolunun sağladığı kolaylıkları sıcağı sıcağına paylaşmak isteriz. Özel uçak ambulans, Samsun’dan Antalya’ya, -küçük olmasına rağmen, biraz da özel güzergâhın sağladığı imkânla olsa gerek- 1 saatte gelmiş. Biz de normal hava yoluyla 1 saat 15 dakîkada indik.
Öğrendiğimize göre, Ordu’dan Bodrum’a seferler açılmış. Şimdi düşünün, arzu ettiğinizde, 2 saate kalmadan buralardasınız. Otobüsle 20 saate yakın sürüyormuş Ordu-Antalya. Arada fiyat farkı da, yok denecek kadar az. Zamanla daha da ucuzlayacaktır.
Tüm bunlar bir imkân ve de Allâh’ın bu aziz millete bir lûtfu değil de nedir? Petrol nîmetinin ortasında oturan bir-çok ülkede belki de böylesine ulaşım imkânları yok. Olsa da halk yararlanamıyor. Madden, ya da anarşik ortamın el vermemesi sebebiyle.
Rabbimiz, dînine yaptıkları asırlar boyu hizmetleri, millet olarak genel anlamda âlîcenaplığı dolayısıyla bunları ülkemiz insanlarına bahş’ediyor. Bunu görmek yanında, ayrıca takdir ederek, bu güzel mazhariyetlere lâyık olmaya çalışmak lâzım.
ÜLKEMİZİN YÜKSELİŞİ...
Tam da burada; mazlumların ümit ışığı ülkemizi, bu ve benzeri atılım ve de açılımlarla daha da yüceltmek için, fert ya da toplum olarak bizlere de düşen bir şeyler varsa, onları da arayıp bulmaktan, gereğini yapmaktan geri durmamayı bir insanlık ve de vatandaşlık görevi olarak telâkkî etmek gerekir diye düşündüğümüzü belirtmekten kendimizi alamıyoruz.
Zîrâ, bu hava alanı köyden şehire, ilçeden ile, ilden ülkeye; ülkeden, komşular başta olmak üzere tüm kardeş coğrafyalara, hattâ, vatandaş, millet ya da insanlık olarak herkesle bir şekilde ilgili ve de faydalı olacaktır. Yeter ki aramızda iyilik-güzellik, sulh-selâmet, birlik-berâberlik olsun.
Bunca zâhirî plânlar, projeler, eserler yanında, tüm bunlara da dikkât etmek, ülkemizin, kardeşliğimizin, ilimizin, ilçemizin hayrına olan işler, tavırlar ve de tercihler peşinde olmak ve de bu yolda koşmak gerekir. Zîrâ her şeyin bir sonu var olup, özellikle hayâtın, sonrasının geriye dönüşü yoktur. Öyleyse, sonuç olarak bizi ebediyete taşıyan ve de aslâ boşluk kabul etmeyen bu hayât, yalan-yanlış, hoyratça, anlamlı-anlamsız gerekçelerle, gelişigüzel tüketilip geçiştirilecek bir imkân değildir.
ESKİLER, YENİLER; HERKES...
Evet, gelgelelim; Havaalanı deyince, her şeyden önce rahmetli babamı hatırlamamam mümkün değil. Vâlimiz Mustafa Malay Bey, havaalanı için kampanya başlatıp temel koşusuna başladığı dönemlerde, bir iş adamı olarak ilk harca katkıda bulunanlardan biri de oydu. Ne mutlu ona ve onun gibi böylesi hayırlı işlere katkıda bulunmaya çalışıp can atanlara. Rabbimiz, yapılan iyiliklere hayâl edemeyeceğimiz oranda karşılıklar verecektir. Buna inancımız tam. Hayâttan tesellîlerimiz de bunlardan ibâret. Rabbimiz hepimizi hayırları bol olanlar ve de sonsuz mutluluğu bulanlardan eylesin. Âmin…
Bu vesîleyle, Mustafa Malay, Sâmi Seçkin gibi, projeye öncülük eden vâlilerimiz başta olmak üzere, Eskiler, yeniler, bugünküler dâhil, daha nice emeği geçen devlet adamı ve bürokratlar, vatandaşlar, öncülük edenler, omuz verenler, gecesini gündüzüne katanlar, kazma vurup kürek sallayanlar, direksiyon çevirip kazâya kurban gidenler için hayır duâlarımızı ifâde ediyor, Allâh (CC) hepsinden de râzı olsun diyor, onlar için olduğu kadar, başta Yalçın Bey Kardeşimiz olmak üzere tüm hastalarımız için de duâlarınızı esirgememeniz temennîsiyle hepinize Antalya’dan sevgi, saygı ve de sonsuz mutluluk dileklerimizi sunuyoruz ves’selâm….