Siyasetin mantarları kestiği gibi sert ve katı olduğu şu günlerde, kim kime dargın, kim kiminle iyi anlaşıyor, kim kimin dostu veya kim kimin gammazcısı bir türlü çözemezsiniz, anlayamazsınız.
Birisinin yanına gitseniz diğeri kırılıyor, diğerinin yanında görülseniz berikinin kalbi kırılıyor veya sizlere bakış açısı değişiyor. Şucu, bucu. Filancanın adamı, filancaya karşı vs. çoğaltabilirsiniz.
Halid Bin Velid Ordular Komutanı oldu ve Artık önüne geçilemez başarılar aldı öyle ki yüzlerce savaş kazanmış artık halk Halid olmazsa olamaz ! Halid Kazandı ! Halid Yendi ! Halid Olmasa Olmazdık ! Halid'siz Hiçiz gibi sözler halk arasında dolaşmaya başladı..
Hz Ömer Medine'de Yetimlerin Odun Çuvalını taşıdığı sırada bu sözler onu çok yaraladı..
Eslem Bil Garebe’yi Çağırtıp Halid bin Velid'e Mektup Yazdı ..
- Es Selamun Aleykum Rahmetullahi Berekatüh. Allah'ın kulu Ömer’den Ordu komutanı Halid'e .. Ya Halid bu Ömer’in yazısıdır. Ordu komutanlığını bırak ve Ebu Ubeyd’e İtaat et Ves Selam..
Halid Mektubu Alır Almaz Şam komutanlığını Ebu Ubeyd’e bıraktı..
Bunu duyan halk '' Ömer Halid bin Velid'i Azletti.. Ömer Ne Yaptı ?Dünya başımıza yıkıldı. Halid”siz biz ne yaparız gibi sözler dolaşmaya başladı.”
Allah Ömer bin Hattab'ı düzeltmişti '' Ve Hz Ömer Hutbe Okudu..
Eyyu Hennas '' Ey İnsanlar Allah'a Hamd Peygamber'e Salat ve Selam ve Ebu Bekir Es Sıddık'a Dua ile söze başlarım ''..
- Ey İnsanlar '' Halkın şunları dediğini duydum “Halid yendi, Halid kazandı. Halid olmazsa yenemezdik. Halid olmazsa biz de olamayız. Halid, Halid..!
Hayır , Ömer”in nefsini kudret elinde tutan Allah”a yemin ederim ki '' Halid Yenmedi.. Halid Kazanmadı .. Halid başarmadı .. ALLAH YENDİ.. ALLAH KAZANDI.. ALLAH BAŞARDI.. Korktuğum şeye gelince '' Sizler Halid'i övüyor fakat Allah'ın Galip getirdiğini unutuyorsunuz oysa Halid'te İnsandır umudunu bir insana bağlayanlar tarih boyunca mağlup olmuştur..
Yarın Halid ölür veyahut öldürülürse size ne olur?
- Korkaklık ve ümitsizce bir taraflara kaçarsınız Halid yok diye ağlaşıp durursunuz ! Gerçekte ise Allah bunu yasaklamıştır Kimseye umut bağlamayın Allah'a dönün Korktuğum Şey Halid Öldükten sonra sizinde yok olmanızdır !
Eğer Halid Giderse sizde gider yok olursunuz !
- Artık Halid'i Büyütür Allah'ı Unutursunuz ve Küfre düşersiniz !!
Orda Bulunan İbni Abbas ve Abdurrahman bin Avf Ağzı açık şekilde Ömer’i dinliyordu zira bu çıkan sözler bire bir haktı...
Neam '' Doğru Söylediniz Ey Müminlerin Emir'i '' Dediler ..
Hak Söz Söylediniz !
Halid bin Velid '' Komutanlıktan azlettim zira o dayılarımın oğludur , Allah'ın kılıcıdır, İslam'ın En Keskin kılıcıdır ''
Fakat ''Hak başkadır, onu Allah için azlediyorum ve akrabam olsa bile o artık ordular komutanı değildir.
Allah'ım Sana Döndüm '' Eğer bu sözlerim hakk ise sendendir. Eğer günah ise bu nefsimdendir .. Ömer’dendir ! '' Ves Selam..
Hz.Ömer...
‘’Ben, Halid’i bir öfkesinden, ya da ihanetinden dolayı azletmedim. Fakat insanlar onu o kadar büyüttüler ki, Allah’ı bırakıp ona tevekkül edeceklerinden korktum. Ben onlara, bütün bu başarıların Allah’tan geldiğini bilmelerini istediğim için böyle hareket ettim.”
Bu sözleri söyleyen kim? Hz. Ömer... Söz ettiği şecaatli, vakur, kahraman sahabe ise Halid bin Velid. Hudeybiye Antlaşması sonrası İslâmla şereflenmiş...
Halid bin Velid; Hz. Peygamber (asm) tarafından Allah’ın kılıcı diye tavsif edilen, İslâmın en dirayetli gözü pek, mücahit komutanlarından biri.
Nice savaşlara katılmış ve nice zaferler kazanmıştır Allahın izniyle. Ama bir defa olsun kimseye kırılmamış ve gücenmemiştir.
Bir bakıyoruz şu çevremizdekilere. O makamda ben var isem başarılısınız,
Yoksam başarılı değilsiniz; gibi düşüncelere ve fikirlere dalmak hiç de hoş bir düşünce değildir.
Kendinizi şöyle bir hesaba çekin, en alt yönetim muhtarlıktır. Kendi mahallenizde muhtar adayı olsanız ne kadar oy alırsınız. Bu muhtarlığı kazanabilir misiniz.
Eğer kazanamazsanız bu başarılar sizin değildir.
Bir rivayete göre Halit bin Velid, şu ana kadar Ebu Bekir ve Ömer”in talimatıyla savaştım, şimdi ise Allah için yaşayacağım, der ve komutan değil er olarak yaşamını devam ettirir.
Hiçbir zaman da nefsine ağır gelmemiştir. Bir kurumda idareci olarak görev yapanın idarecilik görevi alınıp da memur olarak çalışmaya başladığı kurumu düşünün. Emri altındaki memur ona amir oluyor ve kendisi memur olarak onun emrinde çalışıyor.
Hangimizin nefsine hoş gelir, hiç birimizin.
Makamların ve mevkilerin sahibi Allah”tır. Devlet daima on sekiz yaşındadır. Hiçbir zaman orta yani kırklarda veya ellili yaşlarda değildir. Sadece bizler yaşlanır ve sonunda yok olur gideriz.
Ne insanlar geldi geçti şu ilçede. Yirmi beş yıldır çalıştığımız şu kurumdan gelip geçenleri bir sayabilsek o zaman ne dediğimi anlarsınız.
Hiçbir kurumun işi de sonraya kalmamıştır, hep zamanında yapılmıştır.
Ey İnananlar! Allah'a itaat edin, Peygambere ve sizden buyruk sahibi olanlara itaat edin. Eğer bir şeyde çekişirseniz, Allah'a ve ahiret gününe inanmışsanız onun halini Allah'a ve Peygambere bırakın. Bu, hayırlı ve netice itibariyle en güzeldir.(Nisa- 59)