Neye katkısı oldu?Diye soracaksınız bittabi. Çok şeye.. Burada saymaya kalksam,sayfamız kifayet etmez.  Ben yalnızca birini ele alacağım.  Çünkü,bir yazı konusu etmeye fazlası ile değecek bir katkı bu..   Belediyelerin en önemli görevlerinden biri de  toplumun üretim dünyasına destek vermek,katkı sağlamaktır. Bu,elde var bir.  İkincisi,işsizliğin bir nebze de olsa azalmasına katkı sağlamaktır; bu da iki..  Altınordu Belediyesi’nin icraatlarını,iş ve hizmetlerini takip ederek artısı ve eksisi ile el alıp değerlendirmek,benim gibi köşe tutanların esaslı vazifelerinden biridir. Değil mi ki,neticede bu şehirde yaşamaktayız.Malumdur ki bilmediğiniz konuda kalem oynatamazsınız zahir.İfade edemezsiniz meramınızı zira.  Şimdi konuya direkt girelim:  KADIN EL EMEĞİ PAZARI.OTSO’nun hemen yakınında küçük bir mekan. Bir arkadaşımın oradan geçerken tutup beni içeri sokması ile fark ettim Kadın El Emeği Pazarı’nı.Şubat’ta açılmış.  Altınordu Belediye Başkanı sayın Engin Tekintaş’ın tahsis ettiği bu sade mekanda hanımlar kendi ördükleri,ürettikleri ürünlerin başında öylesine memnun ve mutlular ki. Üretmenin heyecanı okunuyor yüzlerinde.Yedi sene sonra bebek sahibi olan anne gibi her biri mesut ve mütebessim halde karşıladılar bizi.  İşin daha da güzel tarafı,Belediye’nin ücret talep etmemiş olması.Küçük belki ama bayanları mutlu eden bir jest diyelim buna.  Evet,doğrudur;“el emeği göz nuru”,klişe bir tabir olmakla beraber her zaman tedavülde kalan çok ama çok değerli bir kültür klasiği..Yirmi kadar bayan bir araya gelmişler, küçük mekanda ürünlerini gayet intizamlı ve özenli olarak sergilemekteler.  Belediye’nin jestini hafife almamak gerekir. Neden mi? Çünkü,eğer  o mekan tahsis edilmemiş olsaydı bu hanımlar, ortaklaşa iş yapma imkanına sahip olamayacaklardı.  Erkek ne anlar kadın işi ürünlerden? Öyledir,doğrudur. Fakat,az buçuk estetikten anlarız her halde.Her biri,ince bir zevkin ürünü olan iğne oyalı havlular,bereler,patikler,şallar,danteller,çeyizlik salon takımları..Takı tasarımı olarak kolye,bilezik,tespih,küpe,mekik kolye,iğne kolye,doğaltaş kolye..   Daha bitmedi:  İğne danteli,krep iğne kolye(baş örtüsü),mekik oyası,çocuk hırkaları ve yelekleri..  Bayanlar,el örgü ve iğne oyası işlerinin yanı sıra, organik ürünleri ile de hünerlerini görücüye çıkarmışlar.  Hepimiz biliyoruz ki, hormonal ve bozuk gıdaların her türlüsü piyasayı istila etmiş durumda. İnsanlar kötü beslenmenin ceremesini çekiyorlar ve bu dramatik hal, giderek ağırlaşıyor üstelik. Böyle bir ortamda organik ürünlerin sağlıklı ve huzurlu bir hayat için önemini bir kez daha hatırlamakta yarar var.  Sayalım devam edelim mi?  Buyurun öyleyse:  Portakal,çilek,incir,elma,kiraz taflan ve daha bir çok reçel çeşidii.             Dut ve elma pekmezi.  Durun daha bitmedi.  Mutfağımızın vazgeçilemezi turşu çeşitleri:  Taflan turşusu..  Kiraz  turşusu..  Yayla dürmesi turşusu..  Salatalık turşusu..  Çeşitli konserve ürünler..  Her derde deva organik bitki ve otlar da müşterisini bekliyor.  Kuru ısırgan otu..  Ada çayı..  Yayla kekiği..  Yine bitmedi.  Fırın fasulyesi.  Kıyma fasulye.  Elma kurusu.  Mısır unu..    Evet.. böylesine zengin bir Pazar işte. Bundan iyisi can sağlığı..  KADIN EL EMEĞİ PAZARI..  Bir iş ki kadın eli değdi ise sorma gitsin..    Belediye Başkanı sayın Engin Tekintaş’a dua ediyor hanımlar,bütün samimiyetleri ile hem de.  Bir talepleri var Altınordu Belediyesi’nden. Paylaşalım:  Tahıl’da bir yer tahsis edilmesi.  Haklı bir talep mi?  Evet,haklı ve gerekli.  Doğruya doğru..  Olur olmaz,verilir verilmez,o başka bir husus. Ama,bu kadar kıymetli ürünler,daha fazla alıcıyla buluşturulmalı..  Belediyemiz bu ortak sese kulak verir mi?  Bekleyip görelim..