Nuri KAHRAMAN
Köşe Yazarı
Nuri KAHRAMAN
 

CUMARTESİ, PAZAR; DEĞMESİN NAZAR!

Bu hafta sonu, Cumartesi de, Pazar da dolu dolu geçti elhamdülillâh. Sabah namazını müteâkip bizim ORİMDER ekibiyle sabah çorbası muhabbetinin ardından öğleden sonra da Recep AZAKLI Ağabey’imizin OBKT’deki Yıkılıştan Dirilişe ANADOLU MÜCÂDELESİ adlı kitabının imza merasimine katıldık.     RECEP AZAKLI, HAMDULLÂH YILMAZ…  Sürpriz isim olarak Ordu İmam-Hatip Okulu’nda aynı sınıfta okuduğumuz komşu köy Karaağaç’tan olan ve o günden bugüne gurbette yaşayıp Gebze Darıca’da karar kılan arkadaşımız Hamdullah YILMAZ Bey başta olmak üzere birçok eski dostla görüşme imkânı bulduk. Recep Ağabey’in “Çok Değerli Kardeşim, Değerli Hocam Nuri Kahraman’a en derin saygılarımla… Recep Azaklı  08.10.2022” ifâdeleriyle bize kitabını takdim ettiği etkinliği sosyâl medyada şu cümlelerle paylaştık:    ÖNCÜ İSİM, MÜNEVVER ŞAHSİYET…  “Şehrimizin münevver şahsiyetlerinden, bizim kuşağın öncü isimlerinden, bilge değerlerimizden muhterem Recep AZAKLI Ağabey'in ANADOLU MÜCÂDELESİ adlı kitap imza şöleninden kareler. Birçok dostla bir araya gelme imkânı bulup hasbihâl ettiğimiz böyle daha nice imzalarda buluşmak dileğiyle ağabeyimize bize ve Ordu kültürüne katkılarından dolayı teşekkür ediyor, nicesine böylece bir araya gelmek ümidiyle eserlerinin devamını bekliyor, Yüce Mevlâ’dan kendisine muvaffakiyetler lûtfetmesini niyâz ediyor, sevgiler-saygılar sunuyoruz wes'selâm...”    YAHYA PALAVAR, MUHAMMED ÖZYURT, Hâkan DEMİR…  Oradan Şenel ÖZATA Bey arkadaşımızla, yolda tevâfuk ettiğimiz Yahya PALAVAR Bey’in de inzimâmıyla Muhammed ÖZYURT Kardeşimizin Selimiye Câmii yanındaki sitenin bahçesinde icrâ edilen velîmesine katıldık. Allâh CC mesut-bahtiyâr etsin. Âileleri ve tüm sevikleriyle berâber mutluluklarını sonsuzlaştırsın. Âmin. Yahni başta olmak üzere tüm ikramlar güzeldi. En güzeli de birçok dostla, selâmlaşma bazında da olsa tebessümleşebilmekti. Hâkan DEMİR Kardeşimizi de gördük, kısa da olsa iki kelime ettik. Dostlarla olmak güzel, doğrularla muhabbet en büyük bahtiyârlık. Çok şükür.     İkindide Orta Câmideyiz. Namaz çıkışı bir baktık bir sürü aynı devre bir aradayız. Hemen fotoğraf çektirdik. Câhit ŞAHİN arkadaşımıza teşekkürler. Bir de baktık resme sanki özel çekilmiş gibi 7 kişiyiz. Hani bir YEDİ ADAM hikâyesi var ya; biz de bunu şöyle paylaştık:    7 “ÇİÇEK SAÇLI” ADAM!  “7 evet 7; 7 işte 7 de:  NASIL ADAM DİYELİM?  SAÇLARI ÇİÇEK AÇMIŞ   AMA SONBAHAR ÇİÇEĞİ!  "7 AK SAÇLI ADAM"   GÜZ GÜLLERİ gibi diyelim de  Siz de CUK DİYE OTURMUŞ! deyip;   Bu, yaklaşık 50 yıl öncesi ORDU İHO  aynı devre mezunu, bugün ikindide  Orta Câmi'de tevâfukan bir araya gelmiş;  BİR DEVRİN FOTOĞRAFI diye   telakkî edilebilecek bu resimde yer alan  ESKİ DOSTLAR'a duâ edin wes'selâm...”  (Fotoğraftakiler: Murat ÖZATA, Lokman EREN, Erdoğan BAYRAMLI,  Hasan DEMİRBAŞ, Newzat ULU, Şenel ÖZATA, Nûri KAHRAMAN)    ÇAY, ÇORBA, KIRAATHÂNE…  Akşam ve Yatsı’yı Câhit ve Şenel Bey’le Ulu Câmi’de edâ ettik. Aradaki zamanı da, yeni açılışı yapılan, câmiin altındaki MİLLET KIRAATHÂNESİ’nde değerlendirdik. Kitaplara baktık. Günlük gazeteleri, dergi reyonunu gözden geçirdik. Çay bölümünde çaylarımızı yudumlayıp sohbet ettik. Haftada bir akşam umuma açık Tefsir Sohbeti düzenlemeye karar verdik. Burada belirli saatlerde ÇORBA İKRÂMI da var. Bunlar; “Devlet daha ne yapsın!” dedirtecek hârika uygulamalar. Allâh emeği geçenlerden, katkısı bulunanlardan râzı olsun. Âmin.    ALDI ŞÂDÎ, EYİTTİ NÛRÂNÎ…  Akşam baktım, bizim Şenel ÖZATA,(Şiir yazması meyânında biz şen’likten kinâye, Âşık ŞÂDΠdiyoruz ona) şu mısraları döktürmüş orada çekindiğimiz bir fotoğrafın altında:    GÜL OLSAM BEN Her salâda ölmüşüm ben Her ezanla dirilsem ben Nerde şehit görmüş isem Mezarında gül olsam ben Şehit halin gafil bilmez Hain pistir asla gülmez Şehitlere ölmüş denmez Şehitlere yol olsam ben     Biz de durur muyuz; hemen hemen her zaman yaptığımız gibi, Eyitti NÛRÂNΠkabilinden hemen nazîre yaptık:    “Yolda isen bu seferdir  Dâvâsı olan neferdir  Çay içerken dahî ölse  Şehîd-i seyr-i zaferdir!    Mümin gözler Hakk'a bakar  Yolunda dâim müstakar  Özde ihlâs yüzde vakar  Hakk katında mûteberdir...    Dışı güler içi ağlar  Hep hasretle geçer çağlar  Sen görmezsin, önü dağlar  Bilmezsin, neler çekerdir?!    Kayıp içinde leylâsı  Duyulmaz hiç vâveylası  Yardım eylesin Mevlâsı  Yoksa ki; Eynel'meferdir?!    Nûrânî sen kendine bak!  Belki yalnız saçların ak!  Encâmını eyle merak;  Hesapsız hayat hederdir!...”    VE PAZAR; EYLE BİR NAZAR!  Pazar gün önce Yemişli’de, geçen ay vefat eden Halam’ın çocuklarının düzenlediği Yâsin Dâveti’ne katıldık. Orada Telât ÖKSÜZ Hocamla ortaklaşa yaptığımız sohbet, kıraat ve duânın ardından köyümüze yöneldik. Ama Uzunisa’yı geçince durakladık. Bardaktan boşanırcasına yağan yağmurla berâber yaptığımız ziyâret ve sohbeti de kayda aldık. İşte paylaşım:    OFLU HACI, YUNUS MARKET...  Bugün köye giderken, ne zamandır niyetlendiğim işi yaptım. 90'lı yıllardan talebimiz, ondan önce Ordu İmam-Hatip Okulu’nun yapımında büyük emeği ve katkısı bulunan meşhur OFLU HACI'nın torunu olan Hâfız Yunus GÜNKAYA'yı iş yerinde ziyâret ettim. Burası yeni. Henüz açılış merâsimi yapılmamış. Böyle bir şey olduğunda haberdar edeceğini ve tüm dostları bekleyeceğini ifâde ediyor.     Tanıyanlar bilir, kardeşimiz askere gitmeye hafta kala geçirdiği bir kazâ sonucu mâlul duruma düşüyor. Şimdi çok şükür eskiye nazaran çok iyi durumda. Dışarıda çalışmakta zorlandığından kendi işini kurmuş. Ama elbetteki, gördüğümüz kadarıyla dostların ilgisine muhtaç.     SOMUNCU BABA, FAHRİ EKMEK...  Sözü uzatmayalım. Yazacak şey de çok. Burası Uzunisa çıkışında, az yukarda Kökenli yol ayrımına varmadan beride, yine talebimiz merhum Hüseyin ÇELİK'in kurduğu SOMUNCU BABA fırınına bitişik. Bu arada merhumun babası güzel, sıcak, dost insan Fahreddin Âbi de çıkageldi. Onunla da hasbihâl ettik. O sohbeti çok sever. Çok güzel, gönülden duâlar eder. Allâh CC râzı olsun, biz de duâsını almaya çalışırız. Rabbimiz ömrünü bereketlendirsin...    UZUNİSA, KÖKENLİ, EYMÜR...  Her neyse, kısaca, yolu Uzunisa'dan geçen herkes için uğranabilecek bir sıcak mekân burası. Hayırlı olsun. Rabbimiz utandırmasın. Dostların buluşmasına vesîle olsun inşâllâh.     Biz ayrıca, dedesi OFLU HACI ile ilgili mülakat için de kendisini rahatsız edeceğiz inşâllâh; tekrar hayırlı, mübârek olsun, Allâh mahcûp etmesin; hayırlı geceler, bereketli kazançlar wes'selâm...    Yağmur dindi. Köye devam. Eymür’e yalklaşırken bizi gökkuşağı karşıladı. Fotoğrafladım. Köy gurubunda paylaştım. Meyveleri dolaştım. Ordu’ya döndüğümde baktım ki, topladığım meyvelerden incirleri karanlıkta gözden kaçırmış, merdiven altından almayı unutmuşum. Aklım orda kaldı ama yeni tâbirle; yapacak bir şey yok. Her şey nasip. Bu da nazarlık olsun.    MURAT KİPRİTÇİ, MUSTAFA OK…  Derken sosyâl medyada yine Ordu İHL’den arkadaşımız, son Ordu Lisesi Müdürlüğü’nden emekli Murat KİRPİTÇİ Bey’in bir paylaşımıyla karşılaştık:    Kütahya/Simav/Dağardı'nda beraber görev yaptığım müdürüm Mustafa OK hocamla beni 39 yıl sonra Orduda buluşturan, görüştüren Rabbime şükürler olsun. Müdürümü ve arkadaşını ağırlamaktan onur duydum. Çok güzel anılarla dolu ikibuçuk yılımız geçmişti. O günleri yeniden yaşadık…    #BİZDE DOSTLUKLAR BAKİDİR#  Biz de bu hafta sonu hep eski dostlarla tevâfuk ettik ya; ilham perileri hemen faaliyete geçti ve biz de altına, yorum yerine şu mısrâları döktürdük; ama güzel de oldu; Murat Kirpitçi meyânında tüm eski dostlara elsin:    BİRER PIRLANTA, MÜCEVHER  ESKİ DOSTLAR, ESKİ DOSTLAR...  UĞRUNDA HER ŞEYE DEĞER;  ESKİ DOSTLAR, ESKİ DOSTLAR...    GERÇEK HAZÎNEYMİŞ MEĞER  ESKİ DOSTLAR, ESKİ DOSTLAR...  YENİLERİNDEN MÛTEBER;  ESKİ DOSTLAR, ESKİ DOSTLAR...    NÛRÂNÎ, BİR GERÇEK ESER;  ESKİ DOSTLAR, ESKİ DOSTLAR...  HAYAT ONLARLA BİR DEĞER  ESKİ DOSTLAR, ESKİ DOSTLAR...    CÜMLE İHTİRÂMA DEĞER  ESKİ DOSTLAR, ESKİ DOSTLAR  BİL KADRİN ÂKİLSEN EĞER  ESKİ DOSTLAR, ESKİ DOSTLAR...    Y RABB, OLSUNLAR BERÂBER  ESKİ DOSTLAR, ESKİ DOSTLAR...  KENÂR-I HAVZ-I PEYGÂMBER  ESKİ DOSTLAR, ESKİ DOSTLAR...    Murat Kirpitci: “Yüreğine sağlık dostum. Harika…”    ZEKERİYA ERDİM, FİKRİ BALTA…  Şimdi bir başka eski dostumuz da burada. Zekeriya ERDİM. Mesûdiyeli hemşehrimiz. İstanbul’da oturuyor. ORDULULAR VAKFI Başkanı. Bu yazıyı gönderdikten sonra Prof. Dr. Fikri BALTA Hocamızın oğlunun işyeri açılış merâsimine katılacağız. Belki Zekeriya Bey de gelir. Gelmese de her hâlükârda buluşacağız inşâllâh…    NİYET HAYIR, ÂKIBET HAYIR…  İşte günler böyle, bâzen köy bâzen çarşı, bâzen eski bâzen yeni dostlar, bâzen sohbet bâzen muhabbet, bâzen çay bâzen çorba derken geçip gidiyor. Önemli olan, geriye nel kaldığı.    Dünyâdan geriye âhirette işe yarayacak şeylerin kalması, dostluk dediğimiz berâberliklerin Efendimiz SAV in komşuluğuyla taçlanması niyâzıyla cümleye sevgiler-saygılar; hoşça kalın eski ve de yeni tüm değerli dostlar wes’selâm… 
Ekleme Tarihi: 11 Ekim 2022 - Salı

CUMARTESİ, PAZAR; DEĞMESİN NAZAR!

Bu hafta sonu, Cumartesi de, Pazar da dolu dolu geçti elhamdülillâh. Sabah namazını müteâkip bizim ORİMDER ekibiyle sabah çorbası muhabbetinin ardından öğleden sonra da Recep AZAKLI Ağabey’imizin OBKT’deki Yıkılıştan Dirilişe ANADOLU MÜCÂDELESİ adlı kitabının imza merasimine katıldık.  

 

RECEP AZAKLI, HAMDULLÂH YILMAZ… 

Sürpriz isim olarak Ordu İmam-Hatip Okulu’nda aynı sınıfta okuduğumuz komşu köy Karaağaç’tan olan ve o günden bugüne gurbette yaşayıp Gebze Darıca’da karar kılan arkadaşımız Hamdullah YILMAZ Bey başta olmak üzere birçok eski dostla görüşme imkânı bulduk. Recep Ağabey’in “Çok Değerli Kardeşim, Değerli Hocam Nuri Kahraman’a en derin saygılarımla… Recep Azaklı  08.10.2022” ifâdeleriyle bize kitabını takdim ettiği etkinliği sosyâl medyada şu cümlelerle paylaştık: 

 

ÖNCÜ İSİM, MÜNEVVER ŞAHSİYET… 

“Şehrimizin münevver şahsiyetlerinden, bizim kuşağın öncü isimlerinden, bilge değerlerimizden muhterem Recep AZAKLI Ağabey'in ANADOLU MÜCÂDELESİ adlı kitap imza şöleninden kareler. Birçok dostla bir araya gelme imkânı bulup hasbihâl ettiğimiz böyle daha nice imzalarda buluşmak dileğiyle ağabeyimize bize ve Ordu kültürüne katkılarından dolayı teşekkür ediyor, nicesine böylece bir araya gelmek ümidiyle eserlerinin devamını bekliyor, Yüce Mevlâ’dan kendisine muvaffakiyetler lûtfetmesini niyâz ediyor, sevgiler-saygılar sunuyoruz wes'selâm...” 

 

YAHYA PALAVAR, MUHAMMED ÖZYURT, Hâkan DEMİR… 

Oradan Şenel ÖZATA Bey arkadaşımızla, yolda tevâfuk ettiğimiz Yahya PALAVAR Bey’in de inzimâmıyla Muhammed ÖZYURT Kardeşimizin Selimiye Câmii yanındaki sitenin bahçesinde icrâ edilen velîmesine katıldık. Allâh CC mesut-bahtiyâr etsin. Âileleri ve tüm sevikleriyle berâber mutluluklarını sonsuzlaştırsın. Âmin.

Yahni başta olmak üzere tüm ikramlar güzeldi. En güzeli de birçok dostla, selâmlaşma bazında da olsa tebessümleşebilmekti. Hâkan DEMİR Kardeşimizi de gördük, kısa da olsa iki kelime ettik. Dostlarla olmak güzel, doğrularla muhabbet en büyük bahtiyârlık. Çok şükür.  

 

İkindide Orta Câmideyiz. Namaz çıkışı bir baktık bir sürü aynı devre bir aradayız. Hemen fotoğraf çektirdik. Câhit ŞAHİN arkadaşımıza teşekkürler. Bir de baktık resme sanki özel çekilmiş gibi 7 kişiyiz. Hani bir YEDİ ADAM hikâyesi var ya; biz de bunu şöyle paylaştık: 

 

7 “ÇİÇEK SAÇLI” ADAM! 

“7 evet 7; 7 işte 7 de: 

NASIL ADAM DİYELİM? 

SAÇLARI ÇİÇEK AÇMIŞ  

AMA SONBAHAR ÇİÇEĞİ! 

"7 AK SAÇLI ADAM"  

GÜZ GÜLLERİ gibi diyelim de 

Siz de CUK DİYE OTURMUŞ! deyip;  

Bu, yaklaşık 50 yıl öncesi ORDU İHO 

aynı devre mezunu, bugün ikindide 

Orta Câmi'de tevâfukan bir araya gelmiş; 

BİR DEVRİN FOTOĞRAFI diye  

telakkî edilebilecek bu resimde yer alan 

ESKİ DOSTLAR'a duâ edin wes'selâm...” 

(Fotoğraftakiler: Murat ÖZATA, Lokman EREN, Erdoğan BAYRAMLI,  Hasan DEMİRBAŞ, Newzat ULU, Şenel ÖZATA, Nûri KAHRAMAN

 

ÇAY, ÇORBA, KIRAATHÂNE… 

Akşam ve Yatsı’yı Câhit ve Şenel Bey’le Ulu Câmi’de edâ ettik. Aradaki zamanı da, yeni açılışı yapılan, câmiin altındaki MİLLET KIRAATHÂNESİ’nde değerlendirdik. Kitaplara baktık. Günlük gazeteleri, dergi reyonunu gözden geçirdik. Çay bölümünde çaylarımızı yudumlayıp sohbet ettik. Haftada bir akşam umuma açık Tefsir Sohbeti düzenlemeye karar verdik. Burada belirli saatlerde ÇORBA İKRÂMI da var. Bunlar; “Devlet daha ne yapsın!” dedirtecek hârika uygulamalarAllâh emeği geçenlerden, katkısı bulunanlardan râzı olsun. Âmin. 

 

ALDI ŞÂDÎ, EYİTTİ NÛRÂNÎ… 

Akşam baktım, bizim Şenel ÖZATA,(Şiir yazması meyânında biz şen’likten kinâye, Âşık ŞÂDΠdiyoruz ona) şu mısraları döktürmüş orada çekindiğimiz bir fotoğrafın altında: 

 

GÜL OLSAM BEN
Her salâda ölmüşüm ben
Her ezanla dirilsem ben
Nerde şehit görmüş isem
Mezarında gül olsam ben

Şehit halin gafil bilmez
Hain pistir asla gülmez
Şehitlere ölmüş denmez
Şehitlere yol olsam ben  

 

Biz de durur muyuz; hemen hemen her zaman yaptığımız gibi, Eyitti NÛRÂNΠkabilinden hemen nazîre yaptık: 

 

“Yolda isen bu seferdir 

Dâvâsı olan neferdir 

Çay içerken dahî ölse 

Şehîd-i seyr-i zaferdir! 

 

Mümin gözler Hakk'a bakar 

Yolunda dâim müstakar 

Özde ihlâs yüzde vakar 

Hakk katında mûteberdir... 

 

Dışı güler içi ağlar 

Hep hasretle geçer çağlar 

Sen görmezsin, önü dağlar 

Bilmezsin, neler çekerdir?! 

 

Kayıp içinde leylâsı 

Duyulmaz hiç vâveylası 

Yardım eylesin Mevlâsı 

Yoksa ki; Eynel'meferdir?! 

 

Nûrânî sen kendine bak! 

Belki yalnız saçların ak! 

Encâmını eyle merak; 

Hesapsız hayat hederdir!...” 

 

VE PAZAR; EYLE BİR NAZAR! 

Pazar gün önce Yemişli’de, geçen ay vefat eden Halam’ın çocuklarının düzenlediği Yâsin Dâveti’ne katıldık. Orada Telât ÖKSÜZ Hocamla ortaklaşa yaptığımız sohbet, kıraat ve duânın ardından köyümüze yöneldik. Ama Uzunisa’yı geçince durakladık. Bardaktan boşanırcasına yağan yağmurla berâber yaptığımız ziyâret ve sohbeti de kayda aldık. İşte paylaşım: 

 

OFLU HACI, YUNUS MARKET... 

Bugün köye giderken, ne zamandır niyetlendiğim işi yaptım. 90'lı yıllardan talebimiz, ondan önce Ordu İmam-Hatip Okulu’nun yapımında büyük emeği ve katkısı bulunan meşhur OFLU HACI'nın torunu olan Hâfız Yunus GÜNKAYA'yı iş yerinde ziyâret ettim. Burası yeni. Henüz açılış merâsimi yapılmamış. Böyle bir şey olduğunda haberdar edeceğini ve tüm dostları bekleyeceğini ifâde ediyor.  

 

Tanıyanlar bilir, kardeşimiz askere gitmeye hafta kala geçirdiği bir kazâ sonucu mâlul duruma düşüyor. Şimdi çok şükür eskiye nazaran çok iyi durumda. Dışarıda çalışmakta zorlandığından kendi işini kurmuş. Ama elbetteki, gördüğümüz kadarıyla dostların ilgisine muhtaç.  

 

SOMUNCU BABA, FAHRİ EKMEK... 

Sözü uzatmayalım. Yazacak şey de çok. Burası Uzunisa çıkışında, az yukarda Kökenli yol ayrımına varmadan beride, yine talebimiz merhum Hüseyin ÇELİK'in kurduğu SOMUNCU BABA fırınına bitişik. Bu arada merhumun babası güzel, sıcak, dost insan Fahreddin Âbi de çıkageldi. Onunla da hasbihâl ettik. O sohbeti çok sever. Çok güzel, gönülden duâlar eder. Allâh CC râzı olsun, biz de duâsını almaya çalışırız. Rabbimiz ömrünü bereketlendirsin... 

 

UZUNİSA, KÖKENLİ, EYMÜR... 

Her neyse, kısaca, yolu Uzunisa'dan geçen herkes için uğranabilecek bir sıcak mekân burası. Hayırlı olsun. Rabbimiz utandırmasın. Dostların buluşmasına vesîle olsun inşâllâh.  

 

Biz ayrıca, dedesi OFLU HACI ile ilgili mülakat için de kendisini rahatsız edeceğiz inşâllâh; tekrar hayırlı, mübârek olsun, Allâh mahcûp etmesin; hayırlı geceler, bereketli kazançlar wes'selâm... 

 

Yağmur dindi. Köye devam. Eymür’e yalklaşırken bizi gökkuşağı karşıladı. Fotoğrafladım. Köy gurubunda paylaştım. Meyveleri dolaştım. Ordu’ya döndüğümde baktım ki, topladığım meyvelerden incirleri karanlıkta gözden kaçırmış, merdiven altından almayı unutmuşum. Aklım orda kaldı ama yeni tâbirle; yapacak bir şey yok. Her şey nasip. Bu da nazarlık olsun. 

 

MURAT KİPRİTÇİ, MUSTAFA OK… 

Derken sosyâl medyada yine Ordu İHL’den arkadaşımız, son Ordu Lisesi Müdürlüğü’nden emekli Murat KİRPİTÇİ Bey’in bir paylaşımıyla karşılaştık: 

 

Kütahya/Simav/Dağardı'nda beraber görev yaptığım müdürüm Mustafa OK hocamla beni 39 yıl sonra Orduda buluşturan, görüştüren Rabbime şükürler olsun. Müdürümü ve arkadaşını ağırlamaktan onur duydum. Çok güzel anılarla dolu ikibuçuk yılımız geçmişti. O günleri yeniden yaşadık… 

 

#BİZDE DOSTLUKLAR BAKİDİR# 

Biz de bu hafta sonu hep eski dostlarla tevâfuk ettik ya; ilham perileri hemen faaliyete geçti ve biz de altına, yorum yerine şu mısrâları döktürdük; ama güzel de oldu; Murat Kirpitçi meyânında tüm eski dostlara elsin: 

 

BİRER PIRLANTA, MÜCEVHER 

ESKİ DOSTLAR, ESKİ DOSTLAR... 

UĞRUNDA HER ŞEYE DEĞER; 

ESKİ DOSTLAR, ESKİ DOSTLAR... 

 

GERÇEK HAZÎNEYMİŞ MEĞER 

ESKİ DOSTLAR, ESKİ DOSTLAR... 

YENİLERİNDEN MÛTEBER; 

ESKİ DOSTLAR, ESKİ DOSTLAR... 

 

NÛRÂNÎ, BİR GERÇEK ESER; 

ESKİ DOSTLAR, ESKİ DOSTLAR... 

HAYAT ONLARLA BİR DEĞER 

ESKİ DOSTLAR, ESKİ DOSTLAR... 

 

CÜMLE İHTİRÂMA DEĞER 

ESKİ DOSTLAR, ESKİ DOSTLAR 

BİL KADRİN ÂKİLSEN EĞER 

ESKİ DOSTLAR, ESKİ DOSTLAR... 

 

YÂ RABB, OLSUNLAR BERÂBER 

ESKİ DOSTLAR, ESKİ DOSTLAR... 

KENÂR-I HAVZ-I PEYGÂMBER 

ESKİ DOSTLAR, ESKİ DOSTLAR... 

 

Murat Kirpitci: “Yüreğine sağlık dostum. Harika…” 

 

ZEKERİYA ERDİM, FİKRİ BALTA… 

Şimdi bir başka eski dostumuz da burada. Zekeriya ERDİM. Mesûdiyeli hemşehrimiz. İstanbul’da oturuyor. ORDULULAR VAKFI Başkanı. Bu yazıyı gönderdikten sonra Prof. Dr. Fikri BALTA Hocamızın oğlunun işyeri açılış merâsimine katılacağız. Belki Zekeriya Bey de gelir. Gelmese de her hâlükârda buluşacağız inşâllâh… 

 

NİYET HAYIR, ÂKIBET HAYIR… 

İşte günler böyle, bâzen köy bâzen çarşı, bâzen eski bâzen yeni dostlar, bâzen sohbet bâzen muhabbet, bâzen çay bâzen çorba derken geçip gidiyor. Önemli olan, geriye nel kaldığı. 

 

Dünyâdan geriye âhirette işe yarayacak şeylerin kalması, dostluk dediğimiz berâberliklerin Efendimiz SAV in komşuluğuyla taçlanması niyâzıyla cümleye sevgiler-saygılar; hoşça kalın eski ve de yeni tüm değerli dostlar wes’selâm… 

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve orducu.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.