Şu bizim İstanbul Yüksek İslâm Enstitüsü ne bereketli okul mâşâllâh.   * 1979 MEZUNLARI ÇOK FAAL!... * Biz kendi dönem arkadaşlarımızı tanıdığımizdan mıdır nedir; bilhassâ 79 mezunu grup çok faal gözüküyor. 79 mezunlarına özel WhatsApp grubumuz var.   * SAMÎMİYET, SÂDELİK, YETKİNLİK... * Burası günlük YORUMLAR olarak bize yetiyor sanki âdetâ. Hepsi de sahasında uzman ve yetkin arkadaşlar. Yazıları, yorumları, paylaşımları samîmiyet, orijinâllik ve sâdelik yanında oldukça da doyurucu aynı zamanda.   * İSTANBUL YÜKSEK İSLÂM ENSTİTÜSÜ BAŞKA!... * Biz de yazılarımızda zaman zaman iktibas ediyoruz. Şunu da belirteyim ki; başka Facebook'ta falan da güzel paylaşımlarla karşılaşıyoruz; profile bir baktığımızda görüyoruz ki bizim devre değil ama bizden önce ya da sonra yine bizim okul mezunları çıkıyor.   * TÜRK KÜLTÜRÜ, ANADOLU İRFÂNI... * Demekki bizim okulun millî kültür ve Anadolu irfânı noktasında ülke çapında ayrı bir yeri var. Çok şükür; başta bizi yetiştiren hocalarımız olmak üzere, kendilerinden istifâde ettiğimiz bu arkadaşlarımıza çok teşekkür ediyor, bizlere de böyle bir okul ve kadroyla arkadaş grubunda yer almayı nasîp buyurduğu için Rabbimize sonsuz hamdüsenâlar ediyoruz...   * TEVFÎKİNİ REFÎK EYLE YÂ RABB!... * Yüce Mevlâ'mızdan ayrıca, bu mazhariyete lâyık olmak, bunun kadrini bilmek, mesûliyetini müdrik olarak hareket edebilmek için tevfîkini refîk eylemesini niyâz ediyoruz. Âmîn...   * SÂLİH YAZICI; NE GÜZEL YAZMIŞ SAMÎMÂNE... * Bugün de devre arkadaşlarımızdan Sâlih YAZICI Hocamızın özgün hâtıra ve yorumlarıyla buluşturuyoruz sizi. Bakın, okuyun, seveceksiniz ve de bize duâ edeceksiniz; işte buyrun:   * GAYR-I İSLÂMÎ DÜZEN, KAPİTALİST SİSTEM!?... * "Edip Yüksel ve rahmetli Şehid Metin Yüksel'in babaları merhum Sadreddin hocanın zaman zaman ziyaretine giderdim. Bir gün bana öğretmenlikten istifa etmem gerektiğini söyledi. Sebebini sorunca bana bu sistemin gayr-i İslâmî olduğunu, bu nedenle bu sisteme hizmet etmenin yanlış olduğunu söyledi."   * SİSTEME DEĞİL, İSLÂM'A HİZMET... * "Ben de kendisine, hocam ben bu sisteme değil islama hizmet etmeye çalışıyorum. Vahşi kapitalist sistemi yerden yere vuruyorum ve çocuklara islam nizamını anlatıyorum; bunun ne sakıncası olur ki? deyince bana;"   * BÜTÜN NÎMETLER ALLÂH'INDIR... * "Ama sen maaş alıyorsun, bu düzenin nimetlerinden istifade ediyorsun" dedi. Ben, "hocam bütün nimetler bence Allah'ındır. Ama şayet böyle düşünürseniz siz de bu düzenin yolundan, okulundan, hastanesinden istifade etmiyor musunuz?"   * EVET AMA, SENİN KADAR DEĞİL?!... * "O da bana; "evet ama senin kadar istifade etmiyorum" dedi. Bunu neden paylaştım. Bazı arkadaşlar bu düzende siyaset yapılmaz, görev alınmaz diye kahramanlık gösterisinde bulunuyor."   ** HA TİCÂRET, HA SİYÂSET!... ** "İyi de kardeşim bu düzende ticaret yapmanın, dernek, vakıf kurmanın farkı ne? Mantıklı ve tutarlı olmak lazım. Bu arada merhum Sadreddin hocaya ve bütün ölmüşlerimize rahmet diliyorum Rabbimden. Allâh'ım bizi daima sen koru..."   * SÂLİH YAZICI'DAN İSVEÇ'E, ORDAN ÜMMETE... * Şimdi de İsveç de yaşayan bir Türk vatandaşımızın seçim sonrası yaşadıklarını anlattığı yazısına geçiyoruz. Adını yazmamış ama; bizim de hep yazageldiklerimizi teyid eder, düşüncelerimizi müşahhaslaştırır nitelikte.   SON SEÇİMLERLE İLGİLİ ÜMMETİN TAVRI —1985 yılından beri İsveç’te ikamet ediyorum. Yaşadığım şehirde, bir şekilde Cami ile ilişkisi olup da beni tanımayan yok.   * TEBRİKLER, TEBRİKLER, TEBRİKLER!... * On gündür son Türkiye seçimleri dolayısıyla beni arayıp tebrik eden, yolda, camide kucaklayıp kutlayan, sevinçten ağlayan, şükür secdesi yaptığını söyleyen, dua eden, evlerde, camilerde, lokallerde zafer kutlaması yapan, Arabından Acemine, Afrikalısından Asyalısına ve Batı ülkelerinde yerli Müslümanlara kadar yüzlerce tebrik ve sevinç sahnesi yaşadım.   IRAK KÜRTLERİNDEN HİNDİSTAN MÜSLÜMANLARINA... -Dün Irak Kürtlerine ait Camide kıldığım Öğle Namazından sonra sağımda oturan Hindistanlı Müslüman Tekbirlerle beni kucakladı, Secdeye gitti ve şu yorumu yaptı: Bu zafer; Hz. Ömer’in Müslüman olduğunda Müslümanlarda oluşan havayı Ümmette oluşturdu. Bu esnada, cemaat beni tanıdıkları için bir halka oluştu. İçinde; Iraklı Kürtler, Arap, Boşnak, Arnavut, Afgan, Pakistanlı, Hindli, Fildişili, Somalili ve Afrika’nın başka ülkelerinden insanlar vardı.   * SECDELER, TEKBİRLER, DUÂLAR... * Hepsi Dua, Tekbir ve sevinçle duygularını ifade ettiler. -Bazı kardeşlere anlatamadığımız işte budur.   * ERDOĞAN ÜMİTLERİ YEŞERTTİ... * 150 yıldır İslam Ümmetinde oluşan ümitsizliği, aşağılık duygusu kompleksini Recep Tayyip Erdoğan yıktı, ümitleri yeşertti. Gördüğüm bu ümidi yıkmama adına siyasi yazılar yazdım, yazıyorum.   * MESELE PARTİ MESELESİ DEĞİL!... * Mesele parti meselesi değil. Galiba meramımı anlatamıyorum. -Evet; son seçimde son 120 yıldır milletimize gayri İslami bir atmosfer yaşatan, içinde İslam düşmanlarının, Münafıkların, fâsıkların, dinsizlerin ve gafillerin olduğu cephe; Ümmetin ümidini yeşerten, ona moral veren, hatası ile sevabı ile yerli ve milli olan cephe karşısında yenilgiye uğramıştır.   * "SANMAYIN ASLÂ SIRADAN BİR KAVGA, SANDIK İÇRE  PARTİLER DALAŞIDIR BU! TÜRKİYE ZEMÎNİNDE HAK'LA BÂTIL'IN GERÇEKTE ASIRLIK SAVAŞIDIR BU!..." * "Bu; tarihimizde bir çok meydan savaşından daha mühimdir. -Kimsenin, ümmette oluşan bu ümidi yıkmaya ve küçümsemeye hakkı yoktur. Hele seçilenlerin; kötü yönetim, adaletsizlik, korkaklık, tembellik, zevahiri kurtarma adına bir politika ile bu ümidi söndürmeye hiç hakkı yoktur, büyük bir vebal altında kalırlar.   * DUÂ, KATKI, ÜMİT, SEBAT, ISRAR, ÎKÂZ, DURUŞ... * "Bize de düşen; Duâ etmek, yardımcı olmak, katkı sağlamak, uzun soluklu bu mücadelede inat ve ısrarla sabit kalmak, ümitleri kuvvetlendirmek, hataları ikaz etmektir. -Mesele bundan ibarettir, kısır particilik değildir…"   "KİM BİLİR BELKİ YARIN; BELKİ YARINDAN DA YAKIN!..." Sâlih YAZICI Hocamız ve İsveç'ten yazan kardeşimize  teşekkürlerle berâber milletimiz adına; " İnşaallah döneceğiz... Kavuşacak yüreklerimiz! Osmanlı'dan da daha heybetli, daha da güçlü geri geleceğiz. Ve bir daha  hiç çıkmamak üzere..."   (https://twitter.com/edebiyaad/status/1643793948593332224) diyerek ve sâdece hepimizin değil küfür ve zulmün; kısaca câhiliyyenin pençesindeki tüm dünyâ mağdur ve mazlumlarının hayâli olan yürüyüşümüzü tebrik ederek, bizleri muvaffak kılması niyâzıyla Rabbimize yalvarıyor, o günlerin yakın olması ve de hepimizin o mutlu günleri görmesi ümîdiyle cümleye sevgiler-saygılar sunuyoruz wes'selâm...