İlk görev yerim, dolayısıyla ilk göz ağrım ve de meslek ömrümüzün çocukluk yılları olması meyânında masal bahçem diyebileceğim Lüleburgaz'dan Eyüp Sabri ERDEM Bey kardeşimize teşekkürlerle söze başlıyoruz.
Gerçi konu içaçıcı değil ama dert bizim ve de
DERDİNİ SÖYLEMEYEN DERMANINI BULMAZ
derler mâlum. Ele alınan mevzû da hepimizin meselesi. Öyleyse hep berâber konuşup çâreler araştıracağız.
DÜKKÂNIN ÖNÜ, MESELENİN ARDI
Bakınız arkadaşımız arkadaşının anlattığını bize nasıl aktarıyor; buyrun:
AYAKÜSTÜ; BİR GENÇ KIZ!
Bir esnaf dostumuzla dükkanının kapısının önünde ayak üstü iki kelam edelim derken aniden bir araç durdu ve içerisinden yirmili yaşlarda bir genç kız, hâşâ Allah’a ve duyunca yüzümüzü kızartan bir takım uzuvlara söverek indi.
ALDIRIŞ YOK, RENK YOK!
Bizi gördüğü halde aldırış etmeden, rengi değişmeden, kaldırım boyunca küfrederek uzaklaştı.
BEYNİMDEN VURULMUŞA DÖNDÜM
Ellili yaşlardaki şoför ise hiçbir şey olmamış gibi sırıtarak aracıyla yoluna devam etti.
İçim yandı. Beynimden vurulmuşa dönmüştüm. Saniyeler içerisinde, namus, din, iman, aile, gençlik ve bir takım değerlerin yerle bir edildiğine şahit olmuştuk.
KAFAM ZÂTEN DARMADAĞINDI!
Kısa süre önce okuduğum bir anket sonucuyla kafam zaten darmadağınıktı. Türkiye’deki dine yaklaşım ve maneviyatla ilgili bu anketin sonucunu bir takım sebeplerle paylaşmak istemiyorum ancak durum çok vahim.
DURUM VAHİM, ORAN KÖTÜ!
Oranları yazmayacağım, cünüp gezenler, Allah’a inanmayanlar, melekleri kabul etmeyenler, ahiret yok diyenler, Kur’an okumayı bilmeyenler, islami usule göre selam vermek istemeyenler bir hayli fazla.
Öyle bir zamanda yaşıyoruz ki!
HERŞEY ALTÜST; BİR ACÂYİP!
Ayasofya, cami oluyor, beklenen ilgiyi görmüyor,
Başörtüsü her tarafta serbest oluyor, önceden kapalı olanlar da açılıyor,
Sakal serbest deniyor, rahmani olmayan sakallar çoğalıyor,
İmam-hatiplerin önünde engel kalmıyor, tercih edenler azalıyor,
BAŞTA VELÎLER KARŞI!
Seçmeli dersler adı altında dini dersler verilmek isteniyor, başta velîler karşı çıkıyorlar,
İlahiyat fakültelerinde bile karma eğitim yapılıyor,
Her türlü sapıklık ayakta alkışlanıyor,
SELÂMSIZ-SABAHSIZ BİR TOPLUM!
Camilerde üç-beş ihtiyardan başka namaz kılan yok,
Kur’an kursları çok fedakar ailelerin gayretleriyle ayakta,
Dua yerine de geçen Allah’ın selamı dururken, güncel ama ruhsuz selamlaşmalar yapılıyor,
Her kurumun en gözde yerine mescitler açılıyor, namaz kılacak birkaç kişi bile çıkmıyor,
BİR SAVRULMADIR; GİTTİ GİDİYOR!
İçki, uyuşturucu, kumar, zina, yolsuzluk almış başını gitmiş,
Boşanma oranları dudakları uçuklatıyor,
Nikahsız birlikte yaşayanlar her geçen gün çoğalıyor,
Hırsızlık, yalan, dolan sahtekarlık sıradan işler haline gelmiş.
DAHA NELER NELER?!*
Müslümanlar birbirlerine Allah’tan kork demeye korkuyorlar.
Daha neler neler…
Bu hale birdenbire gelmedik. İki yüz yıldan fazladır, maneviyattan koparma çalışmaları yapıldı.
ÜZERİMİZDEN SİLİNDİR GEÇTİ!*
Çok büyük baskılar gördük, sürüldük, atıldık, öldürüldük.
Üzerimizden silindir geçti.
Kaçmaya çalıştık, direndik, örgütlendik, karşı hamleler yaptık, yetmedi.
ASLÂ ÜMİTSİZLİK YOK!
Nihayet rahatlamıştık, güçlenmiştik ama bunda da tavşan yamacı aşmıştı.
Çok güçlü imana sahip bir toplum olmasaydık, şimdiye çoktan yıkılmıştık.
Asla ümitsiz değilim.
YENİDEN KOLLARI SIVAMALIYIZ
Bu işler tepeden olmaz.
Yeniden kolları sıvamalıyız.
Sancı duyan ve elinden iş gelen herkes sahaya inmeli.
GEREKİRSE KAPI KAPI...
Gerekirse kapı kapı dolaşmalıyız.
İşimiz kolay değil
Rabbim yardımcımız olsun...
(Mehmet Ali Öztürk)
OKULLARLA BERÂBER BİZ DE!
Âmin değerli kardeş; okulların açılışıyla birlikte bizler de bir hamle yapalım. Eğitim sâdece okullara bırakılmayacak kadar önemlidir.
NESİL GİTMEDEN, TOPLUM BİTMEDEN!
Nesil tamâmen elden gitmeden ve toplum da bitmeden birşeyler yapmalıyız. Rabbimizin bu millete lütfuna inanıyoruz ama, âyette belirtildiği gibi biz Allâh'ın dînine yardımcı olalım ki O da bize yardımcı olsun. Eli boş durup beklemek olmaz:
AYAKLARINIZI SAĞLAM TUTAR
"-Ey iman edenler! Allah’a yardım ederseniz O da size yardım eder ve ayaklarınızı sağlam bastırır." (Muhammed Sûresi 7.Âyet)
Aslında, Allâh'ın dînine yardım öncelikle kendimize yardımdır. Çünkü kendi üzerine düşen sorumluluğun idrâkinde olup gereğini yapma cehdinde olmaktır bu ki amellerin en güzellerindendir.
ZİLZÂL SÛRESİ'Nİ BİR OKUMALI!
Zîrâ ne dünyâ ne de âhiret için Allâh'ın dînine yardım ameleliğinden daha güzeli ne olabilir? Kaldı ki ZİLZÂL SÛRESİ'nde Cenâb-ı Hak, zerre miktarı iyiliğin karşılığının mutlak alınacağını ifâde ediyor.
KOŞ! KOŞA KOŞA; HAYÂT DEĞİL BOŞA!
Rabbimiz bu idrâkle berâber karşılığı cehennem ateşinden kurtuluş olacak olan şu yangını söndürme gayretinde cümlemizi istekli ve muvaffak kılsın. Hayâtı boşa yaşayanlardan eylemesin; Âmîn wes'selâm...