Bu hafta, başta Ulubey YORUM, Ordu VİZYON, Lüleburgaz HÜRFİKİR gazeteleri olmak üzere, orducu.com, orduca.com ve haberordu.com sitelerinde haber olarak yer aldığı gibi, geçtiğimiz hafta sonu Ordu ve Vakfıkebir’de yapılan merâsimlerle berâber biz de kayınpederler kervanına katıldık. Bize bu günleri ve böylesi bir mutluluğu gösterdiği için Yüce Allâh’a sonsuz hamd ediyor, darısı, hayırlısından ilgili tüm kardeşlerimizin başına diyoruz.
Burada, dâvetimize icâbet edip bizzat gelenler başta olmak üzere ilgilenen, yardımcı olan, tebriklerini ifâde eden, bir şekilde sevinçlerimizi paylaşmak sûretiyle mutluluklarımızı artıran tüm eş-dost, akraba, komşu ve arkadaşlara buradan tekrar tekrar teşekkür ediyoruz.
Ayrıca, başta yukarda isimlerini zikrettiklerimiz olmak üzere, mutluluğumuzu, hasbel’beşer unuttuğumuz ya da bizzat ulaşma imkânımız olamayan diğer ve daha çok dostlarla paylaşmamıza yardımcı olan basın-yayın dünyâsından arkadaşlara da ayrı ayrı şükranlarımızı sunuyoruz.
Evet dostlar, ilk göz ağrımız Sevdenur yavrumuzu, Giresun-Eynesilli meslektaşı, Emine-Hayâti çiftinin ilk çocukları Alparslan Cansız’la evlendirdik. Bu bağlamda, gerek çocuklarımız, gerekse âileler olarak hepinizin hayır duâlarını bekliyoruz. Ve de, bu vesîleyle diyoruz ki; Rabbimiz tüm evlenenleri ve âilelerini hayırlısından, umduklarına nâil eylesin. Yollarını ve bahtlarını açık eylesin. Hani ne derler: Geriye bakıtmasın… Âmin…
Söylemek gerekirse; bizim açımızdan, ön ziyâretler, tanışmalar, karar ve hazırlık safhaları, karşılıklı dâvetler, icâbetler, söz, nişan, gecelik, ağırlık götürmesi, kınası, Nikâh merâsimi, düğünü, organize ve katılımlarıyla tüm prosedürlerin gelenek ağırlıklı olarak özenle sergilendiği güzel bir süreç oldu. Dileğimiz, sizlerin duâlarıyla bundan sonrasının da ebediyete kadar anlayış, nezâket, tatlılık, huzur ve mutlulukla devam etmesi.
BAKIRKÖY’DEN KEBİRKÖY’E…
Katılım dedik de, belirtmeden geçmek olmaz. Çocuklarımızın ikisi de Bakırköy RSHH’de asistan doktor. Tâ oradan merâsimlerine hocaları gelmişti. Hattâ içlerinden Prof. olanları ayrıca nikâh şâhitliklerini de yaptılar. Sâdece bu merâsim için, uçakla sabah gelip, evlâtları mesâbesindeki talebelerinin mürüvvetlerini görüp akşam döndüler.
Aynı hastâneden diğer hocaları ve asistanlardan başka, başta Ankara ve Samsun olmak üzere diğer şehirlerden okul arkadaşları da geldiler. Bu samîmiyet, vefâkârlık ve de fedâkârlığın da sürece ayrı bir anlam ve güzellik kattığı muhakkak. Onlara da ayrıca çocuklarımız, âileleler ve tüm yakınları olarak, teşekkür ve minnettarlıklarımızı arz ediyoruz. Rahmeti sonsuz Rabbimiz cümlesinden râzı olsun ve onları, âile efrâdı ve tüm sevdikleriyle berâber sonsuz mutluluklara ulaştırsın inşâllâh…
SADEDE GELİNCE; DUYGULAR İNCE…
Sevgili okurlar; şimdi, gelelim sadede: Zaman zaman belirttiğimiz gibi, Lüleburgaz da bizim görevde ilk göz ağrımızdır. Gerek orada, gerekse Akkuş ve Ordu’da görev yaptığımız yıllarda, hâtıra defteri veren her öğrencimize AKROSTİŞ yazmaya çalışmışızdır.
İşte, tâ oralardan gelen alışkanlıkla bu güne kadar, çeşitli vesîlelerle hep akrostişler yazagelmişizdir. Dolayısıyla, bu düğün vesîlesiyle de bir akrostiş yazdım ve de, geçtiğimiz Pazar günü Vakfıkebir’de icrâ edilen merâsimde okudum. Ummadığım bir beğeniyle karşılandı. Bu gün sizlerle onu paylaşacağım. İlginizi çeker de okursanız, umarım sizler de beğenirsiniz.
Mâlum, AKROSTİŞ, mısra baş harflerinin aşağıya doğru anlamlı bir şekilde sıralanarak şiir yazılması şekli oluyor. Nitekim, bu şiirin baş harfleri SEVDENUR-ALPARSLANA SELÂM VE DUÂ İLE diyor. İşte şiir:
ÂİLE, GÜL BAHÇESİ...
Sevgili yavrum, Sevdenur’um, ilk göz ağrım ey!
Elvedâ diyormuşsun bugün, böyle nasıl şey?
Vakit çabucak geçti, gitmeler geldi demek;
Demek mâzîde kaldı şimdi artık Eymür Köy!
Eymür neresi kızım, neresi şu Eynesil?
Neylersin mukadderât, gitmemek elde değil!
Ufukları dünyânın, hepsi aşılmak için;
Ruhsat yok durmalara, yollar koşulmak için….
Atı alan diyorlar geçiyor Üsküdar’ı;
Lâkin neresi geniş, neresi yerin darı?
Peki dendikten sonra, yoktur işin şakası;
Alparslan Bey’le artık; ömrün öte yakası…
Rabbim güzel eylesin bahtını, kaderini;
Sevmenin, sevilmenin bilmeli değerini…
Lütfudur Rabbimizin, güzel eş, mutlu yuva;
Allâh’a varmak için, ah alma, al hep dua…
Nerede olursan ol, unutma hep O’nla ol;
Ayrılma nezâketten, dâim gönüllere dol…
Sevgi, hem saygı göster, büyük-küçüğü tanı;
Evinin hanımı ol, ocağının sultânı…
Lûtfeder güzel Allâh, gönlü güzel olana;
Âkıbet hayır deyip niyetini bulana…
Mevlâmız hânenize saâdetler yağdırsın;
Varsa eğer karanlık güneşleri ağdırsın…
Ey güzel gençlerimiz, Alparslan ve Sevdenur
Duâlar hep sizinle, dileğimiz hep huzur…
Ufuklarınız açık, uğrunuz hayır olsun;
Âile gül bahçesi, çimenlik, çayır olsun…
İslâm, teslim, selâmet; mutluluk istikâmet:
Lâyık olun kısmete, olun Hakk’a emânet…
Eh, niyetler hayr’olunca, hayır olur âkıbet…
SEVGİLİ DOSTLAR BUDUR; SÖZÜN ÖZÜ, SON KELÂM:
ES’SELÂMÜ ALEYKÜM; VE ALEYKÜM ES’SELÂM…
DURAKLA BURAK ARASI
En son; “Ayrılık olmadan kavuşma olmaz. Rabbimiz sonsuzda ayrılık göstermesin.
Bizleri böyle burada sevgide buluşturduğu gibi, tüm sevdiklerimizle beraber,
sonsuz güzelliklerde de buluştursun. Önemli olan bu. Gerisi teferruât…
Tüm düğünlerimiz, GEÇİCİ SÜS VE HEVESLERİN DURAĞI OLMAKTAN ÖTE,
SONSUZ DÜĞÜNLERİN BURAĞI OLSUN inşâllâh…” diyerek sözü bağladık.
Tekrar, darısı NİYET HAYIR; ÂKIBET HAYIR diyen âileler olarak hepimizin,
ayrıca, iffeti edebiyle yuva kurmaya niyetlenmiş tüm gençlerimizin başına diyor,
sizler, bizler ve de tüm kardeşler için, cümle güzel duygu ve duâları yineliyor,
sevgi-saygı ve sonsuz mutluluk dileklerimizi sunuyoruz ves’selâm…