Nuri KAHRAMAN
Köşe Yazarı
Nuri KAHRAMAN
 

PERŞEMBE YAHŞİ, RAMAZAN GÜZEL...

Artık bir ayağımız Perşembe’de diyoruz ya; fırsatlar da sanki bizi teyit edercesine sökün ediyor. İşte geçen haftaki anlı-şanlı Gül-Cemâl Düğünü’nden sonra bu hafta da, Ramazan öncesinin son Cumartesi kahvaltısında, Cihannümâ’nın dâvetlisi olarak Perşembe’deydik. Turizm Uygulama Okulu’nda 50-60 kişi kadardık. Birçok yeni-eski arkadaş yanında daha yenileriyle de tanışma fırsatı bulduk. Organizenin misâfiri, Katılım Bankacılığının öncü, tanınmış, etkin ve yetkin isimlerinden, şu an îtibârıyle de önemli mevkîlerde bulunan hemşehrimiz Fahrettin Yahşi Beydi. Bir saate yakın süren konuşmasında, dünyâda faizsiz bankacılık fikrinin doğuş, gelişim ve ülkemizde oluşum ve uygulanması süreçlerini, çoğunu da bizzat yaşadığı sahne ve safhalarıyla anlattı. Evren’den Özal’a, Ekrem Pakdemirli’den Bülent Ulusu’ya, Hüsâmettin Özkan’dan, Ecevit’e, Kemal Derviş’ten Mesut Yılmaz’a, Devlet Bahçeli’den Abdullah Gül’e, Salih Kapusuz’dan günümüze bir güzel özetledi. Çok istifâde ettik. Çok da notlar aldık ama biz şu kadarıyla yetinelim ki, laiklik ilkesinin katı demeyelim de yanlış uygulama dönemlerinde adı, dünyâdakilerin aksine özel finans olarak tercüme edilerek kurulabiliyor. Bu safhalarda, yukardaki isimlerin her birinin olumlu katkıları ya da bir şekilde imzaları yer alıyor. Bu günkü durumda ise bu kurumlar sektörünün en önünde yer almaya aday. Çok genişliyor. Fahrettin Yahşi Bey’in çok yerinde, özel himmetiyle de, İslâmî Bankacılık tâbiri yerine Katılım Bankacılığı ismi kabul görüyor. Başta Müslüman ülkeler olmak üzere tüm dünyâ da bunun adını böyle koyma yolunda. Para hareketleri noktasında en doğruya yakın ve gerçekçi olma durumundaki bu sektörün geleceği parlak gözüküyor. öyle olması da gerekli. Emeği geçenleri tebrik ediyor, olmazsa olmaz işlemler noktasında inançlı insanları rahatlatan bu çalışmaların Hak katında da, halk yanında da hüsn-i kabûle medâr olacağı açık. Rabbimiz çalışmalarını madden, mânen, sevâben bereketlendirsin inşâllâh… Bu arada, akasya çiçekleri bembeyaz rüzgârları, naif kokularıyla vedâ etmişken, nöbeti devralarak her tarafı bezeyen  kestâne çiçekleriyle, çilekler, dutlarla, erikler, armutlar, diğer yandan muşmulalar ve de mânevî hareket, bereket ve de muştularla berâber geldi rahmet ayı Ramazan bu sene yine. "PERŞEMBE; PERŞEMBE İŞTE!" Hoş geldi, safâlar getirdi Eymür’e, Yaraşlı’ya, Ulubey’e, Perşembe’ye, Piraziz’e, Ordu’ya, Giresun’a, bölgemize, güzel ülkemize, tüm kâinâta. Sevgili dostlar, oruç arefesi Pazar gün, son dutlar silkelenip servis edilirken tepsilerde, Ramazan tüm güzellikleriyle berâber çoktan yola çıkmıştı dünyânın öte yanından. Akşama terâvihleri, geceye sohbet, muhabbet ve sahurlarıyla, sabahlara oruçlarıyla, insanlara da sâkinleşen hareketleri, çelebileşen duruşları ve daha bir olgunlaşan tavırlarıyla ayrı bir güzellik katıyor Ramazan. Tekrar hayırlı olsun. bu vesîleyle, işte burada yazarken aklımıza geldi; kendimize söz veriyoruz bir terâvihi de burada kılalım diye. Gerçek söylüyorum ki, özellikle o Yeni İhsâniye Câmii’nde namaz kılmanın ayrı bir rûhâniyeti var benim için gerçekten. Câmiin şeklinden mi, duruşundan mı, cemaati ya da görevlilerinden mi bilmiyorum?! Ama, daha çok nispeten târihîliğinden olsa gerek. Sanki, orada namaz kılarken, yapılışından bu yana gelmiş-geçmiş tüm güzel insanlarla berâber gibisiniz. Ruhları sinmiş duvarlarına âdetâ. Öyle bir his işte. Bilmem sizler ne dersiniz? Tabiî, 2. Bir daha gelirsek o zaman da, öbür câmide, daha târihî olan o iç taraf, dere boyundaki câmide de kılarız. Ne diyelim; bekleyelim, görelim ve de görüşelim diyoruz inşâllâh. Kaldı ki, burası özelliği ve de güzelliğiyle can atılacak bir yer. Çünkü, “Perşembe; Perşembe!” sevgili okurlar. Nezih bir yer. Müstesnâ mevkî. Doğasıyla, bereketiyle, sâkinliği, manzarası, imkânları ve insanlarıyla güzel bir memleket. KÜLTÜR KENTİ; İRFAN SOFRASI... Nitekim, duyduğumuz kadarıyla KİŞİLİK ve KARAKTER İNŞÂSINDA DÎNİN YERİ konulu, Ordu İLÂHİYÂT FAKÜLTESİ’nin düzenlediği Uluslar arası Sempozyum’a katılacak olan ülkenin ve dünyânın dört bir yanından, Cezâyir, Sudan, Avusturya, Ürdün, Suudi Arabistan, Bangladeş’den ilim adamları misâfirler Perşembe Ceren’de de ağırlanacakmış. Bu da Perşembe için bir şeref ve güzellik kabul edilmeli. Bu anlamda, Perşembe’nin kendisinin farkında olup, her anlamda daha imkânlı, hattâ kültürel ekseni canlandırmayla berâber nezih, vakur kimliğini muhafaza, gayretinde olmalı. Yâni, akademik çevrelerin aradığı mekânlar kurma yönünde projeler geliştirilebilir. Sâkin şehir olmanın bir gerekliliğidir de bu aynı zamanda diye düşünüyoruz. Bu duygu ve düşüncelerle berâber bu rahmet mevsiminin maddî-mânevî bereketlerimize daha da bereketler katacağından emîn olarak hepinize bol feyizli namazlar, niyâzlar, iftarlar, sahurlar, mukâbeleler, oruçlar, muhabbet ve sohbetler diliyor, nice Ramazanlara bizleri tüm İslâm Âlemi olarak dostluk, kardeşlik, sıhhat-âfiyetlerle ulaştırması niyâzıyla hepinize sevgiler, saygılar sunuyoruz ves’selâm…
Ekleme Tarihi: 18 Haziran 2016 - Cumartesi

PERŞEMBE YAHŞİ, RAMAZAN GÜZEL...

Artık bir ayağımız Perşembe’de diyoruz ya; fırsatlar da sanki bizi teyit edercesine sökün ediyor. İşte geçen haftaki anlı-şanlı Gül-Cemâl Düğünü’nden sonra bu hafta da, Ramazan öncesinin son Cumartesi kahvaltısında, Cihannümâ’nın dâvetlisi olarak Perşembe’deydik. Turizm Uygulama Okulu’nda 50-60 kişi kadardık. Birçok yeni-eski arkadaş yanında daha yenileriyle de tanışma fırsatı bulduk. Organizenin misâfiri, Katılım Bankacılığının öncü, tanınmış, etkin ve yetkin isimlerinden, şu an îtibârıyle de önemli mevkîlerde bulunan hemşehrimiz Fahrettin Yahşi Beydi.

Bir saate yakın süren konuşmasında, dünyâda faizsiz bankacılık fikrinin doğuş, gelişim ve ülkemizde oluşum ve uygulanması süreçlerini, çoğunu da bizzat yaşadığı sahne ve safhalarıyla anlattı. Evren’den Özal’a, Ekrem Pakdemirli’den Bülent Ulusu’ya, Hüsâmettin Özkan’dan, Ecevit’e, Kemal Derviş’ten Mesut Yılmaz’a, Devlet Bahçeli’den Abdullah Gül’e, Salih Kapusuz’dan günümüze bir güzel özetledi. Çok istifâde ettik. Çok da notlar aldık ama biz şu kadarıyla yetinelim ki, laiklik ilkesinin katı demeyelim de yanlış uygulama dönemlerinde adı, dünyâdakilerin aksine özel finans olarak tercüme edilerek kurulabiliyor. Bu safhalarda, yukardaki isimlerin her birinin olumlu katkıları ya da bir şekilde imzaları yer alıyor. Bu günkü durumda ise bu kurumlar sektörünün en önünde yer almaya aday. Çok genişliyor. Fahrettin Yahşi Bey’in çok yerinde, özel himmetiyle de, İslâmî Bankacılık tâbiri yerine Katılım Bankacılığı ismi kabul görüyor. Başta Müslüman ülkeler olmak üzere tüm dünyâ da bunun adını böyle koyma yolunda. Para hareketleri noktasında en doğruya yakın ve gerçekçi olma durumundaki bu sektörün geleceği parlak gözüküyor. öyle olması da gerekli. Emeği geçenleri tebrik ediyor, olmazsa olmaz işlemler noktasında inançlı insanları rahatlatan bu çalışmaların Hak katında da, halk yanında da hüsn-i kabûle medâr olacağı açık. Rabbimiz çalışmalarını madden, mânen, sevâben bereketlendirsin inşâllâh…

Bu arada, akasya çiçekleri bembeyaz rüzgârları, naif kokularıyla vedâ etmişken, nöbeti devralarak her tarafı bezeyen  kestâne çiçekleriyle, çilekler, dutlarla, erikler, armutlar, diğer yandan muşmulalar ve de mânevî hareket, bereket ve de muştularla berâber geldi rahmet ayı Ramazan bu sene yine.

"PERŞEMBE; PERŞEMBE İŞTE!"

Hoş geldi, safâlar getirdi Eymür’e, Yaraşlı’ya, Ulubey’e, Perşembe’ye, Piraziz’e, Ordu’ya, Giresun’a, bölgemize, güzel ülkemize, tüm kâinâta.

Sevgili dostlar, oruç arefesi Pazar gün, son dutlar silkelenip servis edilirken tepsilerde, Ramazan tüm güzellikleriyle berâber çoktan yola çıkmıştı dünyânın öte yanından. Akşama terâvihleri, geceye sohbet, muhabbet ve sahurlarıyla, sabahlara oruçlarıyla, insanlara da sâkinleşen hareketleri, çelebileşen duruşları ve daha bir olgunlaşan tavırlarıyla ayrı bir güzellik katıyor Ramazan.

Tekrar hayırlı olsun. bu vesîleyle, işte burada yazarken aklımıza geldi; kendimize söz veriyoruz bir terâvihi de burada kılalım diye. Gerçek söylüyorum ki, özellikle o Yeni İhsâniye Câmii’nde namaz kılmanın ayrı bir rûhâniyeti var benim için gerçekten. Câmiin şeklinden mi, duruşundan mı, cemaati ya da görevlilerinden mi bilmiyorum?!

Ama, daha çok nispeten târihîliğinden olsa gerek. Sanki, orada namaz kılarken, yapılışından bu yana gelmiş-geçmiş tüm güzel insanlarla berâber gibisiniz. Ruhları sinmiş duvarlarına âdetâ. Öyle bir his işte. Bilmem sizler ne dersiniz?

Tabiî, 2. Bir daha gelirsek o zaman da, öbür câmide, daha târihî olan o iç taraf, dere boyundaki câmide de kılarız. Ne diyelim; bekleyelim, görelim ve de görüşelim diyoruz inşâllâh. Kaldı ki, burası özelliği ve de güzelliğiyle can atılacak bir yer.

Çünkü, “Perşembe; Perşembe!” sevgili okurlar. Nezih bir yer. Müstesnâ mevkî. Doğasıyla, bereketiyle, sâkinliği, manzarası, imkânları ve insanlarıyla güzel bir memleket.

KÜLTÜR KENTİ; İRFAN SOFRASI...

Nitekim, duyduğumuz kadarıyla KİŞİLİK ve KARAKTER İNŞÂSINDA DÎNİN YERİ konulu, Ordu İLÂHİYÂT FAKÜLTESİ’nin düzenlediği Uluslar arası Sempozyum’a katılacak olan ülkenin ve dünyânın dört bir yanından, Cezâyir, Sudan, Avusturya, Ürdün, Suudi Arabistan, Bangladeş’den ilim adamları misâfirler Perşembe Ceren’de de ağırlanacakmış.

Bu da Perşembe için bir şeref ve güzellik kabul edilmeli. Bu anlamda, Perşembe’nin kendisinin farkında olup, her anlamda daha imkânlı, hattâ kültürel ekseni canlandırmayla berâber nezih, vakur kimliğini muhafaza, gayretinde olmalı. Yâni, akademik çevrelerin aradığı mekânlar kurma yönünde projeler geliştirilebilir. Sâkin şehir olmanın bir gerekliliğidir de bu aynı zamanda diye düşünüyoruz.

Bu duygu ve düşüncelerle berâber bu rahmet mevsiminin maddî-mânevî bereketlerimize daha da bereketler katacağından emîn olarak hepinize bol feyizli namazlar, niyâzlar, iftarlar, sahurlar, mukâbeleler, oruçlar, muhabbet ve sohbetler diliyor, nice Ramazanlara bizleri tüm İslâm Âlemi olarak dostluk, kardeşlik, sıhhat-âfiyetlerle ulaştırması niyâzıyla hepinize sevgiler, saygılar sunuyoruz ves’selâm…

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve orducu.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.