Ne kadar da doğru bir söz “Savaşı zenginler çıkarır, yoksullar ölür” sözü. Yine birileri masa başında hesaplar yaptı ve yine olan masumlara oluyor.
Ukrayna’ya NATO garantisi veren ABD ve Avrupa, Rusya’nın saldırısı karşısında Rusya'nın Ukrayna'ya açtığı saldırıyla ilgili ABD Başkanı Joe Biden'ın yaptığı açıklamada sadece ekonomik yaptırım uygulayacaklarını açıkladı.
Büyük laflar eden Biden, “Rusya'nın dolarla, Euro ile pound ile işlem yapmasını sınırlayacağız. Yaptırımları Rus ekonomisine uzun süre etkili olacak şekilde tasarladık. Putin de yaptırımlarla direkt hedef alınabilir" dedi.
Yani Ukrayna'yı Rusya'ya ders vermek için öne sürdüler ama Rusya saldırdı. Yani Ukrayna'yı başta ABD olmak üzere batı ortada bıraktı. Gidişat 2. Dünya Savaşı’ndan sonra taksim edilen ve 2 kutuplu bir dünyaya gidiş şeklinde gibi sanki.
Bu durum "Elin Atına Binen Yolun Ortasında Kalır" atasözümüzü aklıma getirdi.
1947’de masa başında pay edilen bir Türkiye olmak istemiyorsak üretmeliyiz. Hem de her alanda. Teknolojiden, tarıma, enerjiden, silaha kadar kendimiz üretmeli ve kendimize yeter hale gelmeliyiz.
Şuanda Ukrayna'nın yaşadığı hepimize ders olmalı. Bugün Ukrayna'nın içine düştüğü duruma düşmemek için bizler ülke olarak hem ekonomik, hem askeri, hem de milli bilinç olarak sadece ve sadece kendimize güvenmeliyiz.
Bu yolda umut veren adımlar atıldı ve atılıyor. Başta insansız hava araçları olmak üzere askeri alanda attığımız adımlar, diğer alanlarda bütün zorluklar ve sorunlara rağmen olan gelişmeler umutlandırıyor.
Yoksa bugün Ukrayna, yarın biz oluruz. Çünkü anlaşılıyor ki güçlüysen hele elinde birde nükleer silah varsa her şeyi yapmaya hakkın var. Dün Irak'ı ABD, bugün Ukrayna'yı Rusya...
Hani kurda sormuşlar, “Ensen niye kalın? Kendi işimi kendim görürüm” demiş. İşte o hesap kendi işimizi kendimiz görmeliyiz.