Anasayfa Yazarlar Zeki GÖL Yazı Detayı Bu yazı 1835+ kez okundu.
Zeki GÖL
Köşe Yazarı
Zeki GÖL
 

İNSANLIKTAN İSTİFA EDEBİLİYOR MUYUZ?

Eylül daha 8 yaşında bir ana kuzusuydu. Onun tek dünyası okulunda derslerini yapmak, arkadaşlarıyla oynamak, annesi yemek yaparken onu izlemek, belki de annesine yardım etmek olan tertemiz bir melekti o. Kendisine insan denen ama insan olması bir yana hayvan dahi olmayan vahşi bir yaratık tarafından tecavüz edildikten sonra vahşi bir şekilde katledilip, toprağa gömüldü. Aslında o toprağın altına giren Eylül’le birlikte insanlıkta girdi. Kimse o canavar için ‘yok psikolojik sorunları varmış, yok pedofiliymiş’ diyerek yaptığı vahşeti küçültmesin. Küçük yaşta, daha ana kuzusu olan yavrulara tecavüz edip ağır travmalar yaşatan canavar bunlar. Daha bundan yaklaşık 3 sene önce yaşanan ve geçtiğimiz Şubat ayında ortaya çıkan Gölköy’de karısının desteğiyle 11 yaşındaki küçük kız çocuğunu seks kölesi yapan iğrenç karı-kocayı unutmadık. Ve kimsede bu vahşi yaratıklara insan demesin. Bunun yanında hayvanda demesin. Sakarya’da dört ayağı da kesile köpeğin o masum bakışları hangimizin gözünün önünden gidebiliyor? Benim şahsen gitmiyor. O masum köpeğe bunu yapan bir hayvan değil, insan denen yaratıktı. Birde Leyla’mız var bizim, akıbeti belli olmayan. Ağrı’da Ramazan Bayramı’nda elini öpmek için gittiği dedesinin köyünde kaybolan ve halen haber alınamayan 3 yaşındaki Leyla. Ve daha niceleri kim bilir. Kendi öz çocuğuna, hem de kundaktaki çocuğuna tecavüz eden babayı, yeni doğurduğu bebeğini öldürüp çöpe atan anneye nasıl insan denebilir?  Evet dedim ya kimse bu olayı ve benzeri olayları bir adli vaka olarak görmesin. Bu toplumsal bir sonuçtur. Eğitim sistemimizden ele alalımda televizyonlardaki dizilere, sinema filmlerine kadar herkes her şey sorgulanmalı. Geçenlerde okuduğum bir söz aklıma geldi. ‘Okullarda Din Kültürü ve Ahlak Dersi’nde dinin kendisi değil kültürü, ahlakında kendisi değil bilgisi veriliyor’ sözüydü bu söz. Gerçekten de çok doğru. Ahlakın bu kadar yozlaştığı, ihanetlerin sıradanlaştığı, iş hayatında, özel hayatta edilen o büyük sözler için ‘o, o gün içindi. Geldi, geçti’ denildiği, vefaların yok sayıldı, insanların başkalarının duygularını hiçe saydığı, sadece kendi nefsini tatmin etmek için yaşadığı sürece biz daha çoook böyle olayları yaşarız.  Biz her olayda olduğu gibi bu olayda da sosyal medyada bir iki gün paylaşım yapacağız. Bol bol küfürler edeceğiz. Ama sonra yine hayatımıza devam edeceğiz. Sahi benim merak ettiğim bir şey var. Dünyayı kan gölüne çeviren, masum bedenlere kıyanlara insan denildiği bu dünyada insanlıktan istifa edebiliyor muyuz?
Ekleme Tarihi: 02 Temmuz 2018 - Pazartesi

İNSANLIKTAN İSTİFA EDEBİLİYOR MUYUZ?

Eylül daha 8 yaşında bir ana kuzusuydu. Onun tek dünyası okulunda derslerini yapmak, arkadaşlarıyla oynamak, annesi yemek yaparken onu izlemek, belki de annesine yardım etmek olan tertemiz bir melekti o.

Kendisine insan denen ama insan olması bir yana hayvan dahi olmayan vahşi bir yaratık tarafından tecavüz edildikten sonra vahşi bir şekilde katledilip, toprağa gömüldü. Aslında o toprağın altına giren Eylül’le birlikte insanlıkta girdi.

Kimse o canavar için ‘yok psikolojik sorunları varmış, yok pedofiliymiş’ diyerek yaptığı vahşeti küçültmesin. Küçük yaşta, daha ana kuzusu olan yavrulara tecavüz edip ağır travmalar yaşatan canavar bunlar.

Daha bundan yaklaşık 3 sene önce yaşanan ve geçtiğimiz Şubat ayında ortaya çıkan Gölköy’de karısının desteğiyle 11 yaşındaki küçük kız çocuğunu seks kölesi yapan iğrenç karı-kocayı unutmadık.

Ve kimsede bu vahşi yaratıklara insan demesin. Bunun yanında hayvanda demesin. Sakarya’da dört ayağı da kesile köpeğin o masum bakışları hangimizin gözünün önünden gidebiliyor? Benim şahsen gitmiyor. O masum köpeğe bunu yapan bir hayvan değil, insan denen yaratıktı.

Birde Leyla’mız var bizim, akıbeti belli olmayan. Ağrı’da Ramazan Bayramı’nda elini öpmek için gittiği dedesinin köyünde kaybolan ve halen haber alınamayan 3 yaşındaki Leyla. Ve daha niceleri kim bilir.

Kendi öz çocuğuna, hem de kundaktaki çocuğuna tecavüz eden babayı, yeni doğurduğu bebeğini öldürüp çöpe atan anneye nasıl insan denebilir? 

Evet dedim ya kimse bu olayı ve benzeri olayları bir adli vaka olarak görmesin. Bu toplumsal bir sonuçtur. Eğitim sistemimizden ele alalımda televizyonlardaki dizilere, sinema filmlerine kadar herkes her şey sorgulanmalı. Geçenlerde okuduğum bir söz aklıma geldi. ‘Okullarda Din Kültürü ve Ahlak Dersi’nde dinin kendisi değil kültürü, ahlakında kendisi değil bilgisi veriliyor’ sözüydü bu söz. Gerçekten de çok doğru.

Ahlakın bu kadar yozlaştığı, ihanetlerin sıradanlaştığı, iş hayatında, özel hayatta edilen o büyük sözler için ‘o, o gün içindi. Geldi, geçti’ denildiği, vefaların yok sayıldı, insanların başkalarının duygularını hiçe saydığı, sadece kendi nefsini tatmin etmek için yaşadığı sürece biz daha çoook böyle olayları yaşarız. 

Biz her olayda olduğu gibi bu olayda da sosyal medyada bir iki gün paylaşım yapacağız. Bol bol küfürler edeceğiz. Ama sonra yine hayatımıza devam edeceğiz.

Sahi benim merak ettiğim bir şey var. Dünyayı kan gölüne çeviren, masum bedenlere kıyanlara insan denildiği bu dünyada insanlıktan istifa edebiliyor muyuz?

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve orducu.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.